Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/1690 Esas 2017/5157 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1690
Karar No: 2017/5157
Karar Tarihi: 03.04.2017

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/1690 Esas 2017/5157 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2017/1690 E.  ,  2017/5157 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı tarafından altı ayı aşkın süre işlem yapılmadığından zamanaşımının dolduğunu ileri sürerek icranın geri bırakılmasını ve takibin iptalini talep ettiği, mahkemece istem kabul edilerek icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
    Takip dayanağı çekin ibraz süresinin bitim tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK"nın 720/2.maddesi gereğince, çekin süresinde muhatap bankaya ibraz edildiği, ibraz günü de gösterilmek suretiyle çekin üzerine yazılmış olan tarihli bir beyanla tespit edilmelidir. Aksi takdirde, alacaklı müracaat hakkını kaybeder. Çekin bankaya süresinde ibraz edildiğinin, belge üzerine yazılan şerh ile ispat edilmesi gerekmektedir. Bir başka anlatımla, bilahare bankadan alınan yazıya göre çekin ibraz edilip edilmediğinin ve ibraz tarihinin tespiti mümkün değildir.
    Somut olayda, takip dayanağı çekin, muhatap bankaya ibraz edilmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, alacaklı çeke dayalı olarak müracaat hakkını kaybetmiş olup, takip dayanağı belge adi havale niteliğindedir. Kambiyo senedi vasfını taşımayan adi havale hükmündeki belge ile başlatılıp kesinleşen takipte, İİK"nun 71/2. maddesi gereğince işleyecek zamanaşımı süresi, TTK"nun 726. maddesine göre hesaplanamaz. Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi kesinleştiğine göre, olayda uygulanması gereken 818 sayılı BK"nun 125. maddesi uyarınca, dayanak belge yönünden zamanaşımı süresi on yıl olup, somut olayda bu sürenin dolmadığı belirlenmiştir.
    O halde mahkemece, 818 sayılı BK"nun 125. maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından istemin reddine karar verilmesi gerekirken, icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.