9. Hukuk Dairesi 2020/328 E. , 2021/4884 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 25.08.2008-13.10.2013 tarihleri arasında davalı işverenin yurtdışı şantiyelerinde iş makinesi operatörü olarak 1400 EURO ücretle çalıştığını, dönem içerisinde günde 3 öğün yemek barınma-ısınma-aydınlatma gibi imkanların davalı işverenlik tarafından karşılandığını, haftanın 7 günü 07.00-19.00 saatleri arasında çalıştığını ayda 2 hafta tatilini kullandığını, dini bayramların ilk günü hariç tüm bayram ve genel tatillerde çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının saat ücreti ile çalıştığını, davacının aralıklı olarak çalıştığını, yurtdışında çalışması nedeniyle çalışılan yer hukukunun uygulanması gerektiğini, davacının proje bazlı olarak belirli süreli sözleşmeler ile çalıştığını, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, yıllık izin ücretinin ödendiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı taraflar vekilleri istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davacının saat ücreti ile değil aylık 1400 EURO net ücret ile çalıştığı, tanık beyanlarına göre ispat edilen fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilerek yeniden hüküm kurulmuştur.
Temyiz:
Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı taraflar vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuştur.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı ve fazla çalışma ücreti miktarının hesaplanması noktasında toplanmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş-çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda 07.00-19.00 saatleri arasında 1 saat ara dinlenme ile 11x6=66-45=21 saat ancak tanık beyanlarıyla ispat edilebilcek fazla mesai üst sınırının günlük 3 saat olduğu gerekçesiyle haftalık 18 saat fazla çalışma yaptığının değerlendirilmesiyle hesaplama yapılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde ara dinlenme süresinin 1 saat olduğunu iddia etmiş ancak tanıkları ara dinlenme süresi hakkında beyanda bulunmamıştır. Bu nedenle ara dinlenme konusunda 68. madde hükümleri uygulanarak günlük 12 saatlik çalışma süresinden 1,5 saat ara dinlenmesi düşülerek 10,5 saat çalıştığı, 6 gün çalışılan hafta 10,5x6=63-45=18 saat, davacının ayda 2 hafta tatilinde çalıştığı kabul edildiğine göre hafta tatilinde çalıştığı hafta 10,5x7=73,5-7,5-45=21 saat çalıştığının kabulü dosya içeriğine uygun düşeceğinden ayda 2 hafta 18 saat, 2 hafta 21 saat çalıştığı kabul edilerek yapılan hesaplama ile hüküm kurulmalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 25/02/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.