16. Hukuk Dairesi 2015/17485 E. , 2016/759 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
2859 sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sonucu .... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve tapuda davacı ... adına kayıtlı bulunan eski 815 parsel sayılı 1250 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 2859 ada 1 parsel numarasıyla 1.106,30 metrekare yüzölçümlü olarak, davalı ... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 818 parsel sayılı 5225 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 2859 ada 2 parsel numarasıyla 5.928,78 metrekare yüzölçümlü olarak 30.1.1999 tarihinde tescil edilmiştir. Davacı ..., adına tescil edilen taşınmazın yenileme kadastrosu çalışmalarında yüzölçümünün azaltıldığı iddiasına dayanarak 15.09.2011 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 2859 ada 2 parsel sayılı taşınmazdan 28.09.2012 tarihli rapor ve krokide kırmızı renkte boyalı (A) harfi ile gösterilen 147,48 metrekarelik kısmın ifrazı ile davacıya ait 2859 ada 1 parsel sayılı 1.106,30 metrekare yüzölçümündeki taşınmaza ilavesine, 2859 ada 1 parselin aynı ada ve parsel olarak 1.253,78 metrekare yüzölçümü ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesi amacıyla ilk önce 23.06.1983 tarihli 2859 sayılı Yasa uyarınca yenileme çalışmaları (yenileme kadastrosu) yapılmış, bu yasa ihtiyaca cevap vermeyince, 22.02.2005 tarih 5304 sayılı Yasa ile getirilen 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 22/a maddesi ile bu madde uyarınca 29.11.2006 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren "Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilindeki Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uygulanacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik" hükümlerine göre çalışmalar (uygulama kadastrosu) yapılmaya başlanmıştır. Uygulama (Yenileme) kadastrosunun amacı, tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim (tersimat) ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermektir. Uygulama (Yenileme) kadastrosu, 3402 sayılı Yasa"nın 12/3. maddesinin istisnası olmadığı gibi, mülkiyet ihtilaflarının idari işlemle ortadan kaldırılması gibi bir amaca da sahip değildir. Bu nedenlerle, uygulama (Yenileme) kadastrosu sırasında mülkiyet ihtilafları gündeme getirilemez ve değerlendirmeye alınmaz. Kazanılmış hakların korunması ve mülkiyet hakkının zedelenmemesi için uygulama kadastrosunun amacına ve yöntemine uygun şekilde yapılması zorunludur.
Uygulama/Yenileme kadastrosu yapılırken öncelikle zeminde bulunan ve ilk kadastro tarihinde de mevcut olan sabit noktalardan, aynı döneme ve öncesine ait farklı amaçlarla üretilmiş haritalar ile benzeri verilerden yararlanılarak yapılan bir dizi teknik çalışmalardan sonra tesis kadastrosu haritaları ortofoto üzerine işlenmekte, haritanın zemine uygun olmaması halinde farklılıkların nerelerden kaynaklandığı tespit edilerek ada raporu düzenlenmekte ve bundan sonra yukarıda sözü edilen yönetmelikte açıklanan ilkeler çerçevesinde taşınmazların bütün sınırları tek tek değerlendirmeye tabi tutularak tesis kadastrosu sırasındaki gerçek fiili duruma ulaşılmaya çalışılarak uygulama tutanağı düzenlenmekte ve uygulama kadastrosu haritaları üretilmektedir. İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle, mahkemelerce, amaca uygun bir inceleme ve araştırma yapılması zorunludur.
Mahkemece, bu yolda öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, uydu fotoğrafları ve uygulama/yenileme kadastrosunun yapıldığı tarihe yakın tarihli ortofoto, tesis kadastrosu haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama/yenileme kadastrosu sırasında yararlanılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin olarak tesis ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgeler getirtilmelidir. Bundan sonra mahallinde, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve harita ya da jeodezi mühendisi fen bilirkişisinin katılımı ile keşif yapılmalı; keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan ilk tesis kadastrosu sırasında da zeminde mevcut olan sabit sınır ya da yapılar bulunup bulunmadığı sorularak varsa yerleri fen bilirkişisine işaretlettirilmeli, fotoğrafları çekilmeli, taraflar keşif sırasında hazır bulunmakta ise zeminde ortak sınır üzerinde uzlaşıp uzlaşmadıkları tespit edilmeli, uzlaşılan sınırlar ile iddia edilen sınırlar fen bilirkişisi tarafından haritasında işaretlenmeli, fen bilirkişisinden denetime veri teşkil etmek üzere dosya içine getirtilen bilgi ve belgeler ile bilirkişi ve tanık anlatımlarından yararlanarak uygulama/yenileme kadastrosunu denetlemesi istenmeli; fen bilirkişisinden, tesis kadastrosunun hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, sırasıyla tersimat hatası, hesap hatası, ölçü hatası ve sınırlandırma hatası bulunup bulunmadığı, uygulama/yenileme kadastrosu sonucu tespit edilen yeni sınırların yönetmelik hükümlerine uygun olarak belirlenip belirlenmediği, uygulama/yenileme kadastrosunda hata yapılmış ise doğru sınır ve haritanın nasıl olması gerektiği gibi hususlarda ve "ada raporu" ile "uygulama/yenileme tutanağı ve haritasını" irdeler şekilde, teknik ve bilimsel verilere dayalı, gerekçelendirilmiş, denetlenebilir ve ayrıntılı rapor alınmalıdır. Bu raporun eki olacak haritalarda, birincisi hava fotoğrafı üzerinde, ikincisi ise ortofoto (bulunmadığı takdirde uydu fotoğrafı) üzerinde tesis kadastrosu paftası ve uygulama/yenileme kadastrosu paftası çakıştırılmış bulunmalı, ayrıca her biri yönünden çakıştırmalardan bir tanesinin ada bazında, diğerinin ise çekişmeli taşınmaz ve yakın komşularını gösterir şekilde olmalıdır. Fen bilirkişi haritasında, uygulama/yenileme kadastrosunda yanlışlık varsa, infazı kabil bir hükme esas olmak üzere doğru sınırların nasıl olması gerektiği de gösterilmelidir. Açıklanan yönteme uygun inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmeli; değerlendirme yapılırken, uygulama/yenileme kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı ve mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut olayda mahkemece, yukarıda açıklanan ilke ve esaslar çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılmamış, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafı, uydu fotoğrafı ve ortofoto (uygulama/yenileme kadastrosunun yapıldığı tarihe yakın tarihli) getirtilip uygulanmamış, ölçü krokisi ile tesisi krokisinin birbirine uygunluğunu denetime imkan verir rapor alınmamıştır. Ayrıca uzman bilirkişilerce sunulan ilk raporda davacı taşınmazının yol ile olan sınırında yenileme kadastrosu sırasında hata yapıldığı, tesis kadastrosu sırasında her iki parsel arasında oluşturulan sınıra yenileme çalışmaları sırasında aynen uyulduğu açıklandığı halde sonradan sunulan ek raporda tesis paftasında davacı parseline ait olan bölümün yenileme çalışmalarında sehven davalı parseli içerisinde bırakıldığı bildirilmek suretiyle raporlar arasıda oluşan çelişki giderilmemiştir. Doğru sonucu varılabilmesi için öncelikle denetime veri teşkil edecek bilgi ve belgeler getirtilerek dosya ikmal edilmeli, bundan sonra mahallinde yeniden ve yukarıda açıklanan ilkelere uygun şekilde keşif yapılarak uzman bilirkişiden taşınmazlara ait ölçü krokilerindeki kırık noktalarının nerelerden alındığı, tesis paftasına nasıl aktarıldığı, ölçü krokisi ile tesis paftasının birbirine uygun olup olmadığı, tesis krokisinde tersimat, hesap, ölçü veya sınırlandırma hatası bulunup bulunmadığı, yenileme kadastrosunda nasıl bir işlem yapıldığı ve hata yapılıp yapılmadığını açıklar şekilde yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde denetime elverişli, gerekçeli ve ayrıntılı rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,
04.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.