11. Hukuk Dairesi 2015/6546 E. , 2016/580 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ...Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 22/01/2015 tarih ve 2014/502-2015/30 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 19.01.2016 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... ve davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 1983 yılından beri davalı..."in yetkili servisi olarak görev yaptığını, 2002 yılında davalının ... Dağıtım Sistemine geçiş gereği tüm yetkili servislerin yeni belirlenen Bölge bayilerine bağlanacağını belirterek matbu fesihnamelerin imzalanmasını talep ettiğini, müvekkilinin davalıya inanarak fesihnameyi imzalamasına rağmen Bölge bayisine bağlanmadığını,..."in.... Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi"nin 15.07.2004 tarih, 2002/355 E., 2004/456 K. sayılı kararı ile müvekkili aleyhine marka ihlali ve haksız rekabet iddiası ile açtığı davanın reddedildiğini, müvekkilince açılan karşı davanın kabul edildilerek sözleşmesinin feshinin geçersizliğinin tespiti ile sözleşmenin yürürlükte olduğuna hükmedildiğini, yargı kararına uyularak yetkili servis statüsünün tanınması ve müvekkilinin zararının tazmin edilmesi için davalıya ihtar çekilmesine rağmen sonuç alınamadığını, tazminat taleplerinin iki kalemde toplandığını, ilkinin davalının sözleşmeyi ihlal ederek müvekkilini 4 yıl boyunca yetkili servislere sağlanan tüm imkanlardan mahrum etmesi ve yetkili servis olarak çalışmasını engellemesi, yetkili servislerin yararlandığı garantili araç bakımı yapmasına izin verilmemesi, filo anlaşmaları yapma imkanından ve davalının yetkili servislere verdiği eğitim, bilgi işlem gibi teknik desteklerden mahrum kalması, davalının müvekkili aleyhine ikame ettiği dava tarihi olan 22.05.2002 tarihinden işbu dava tarihi olan 03.04.2006 tarihine kadar olan 46 aylık süre içinde yetkili servis olarak çalışamamaktan doğan işçilik gelir kaybı ve parça satış kaybından doğan toplam geçmiş zararının 2.622.000,00 TL olduğunu, bu kalem için şimdilik 950.000,00 TL talep ettiklerini, 2. zarar kalemi olarak sözleşmenin davalı tarafından ihlal edilmesi nedeni ile müvekkilinin
yetkili servis olarak çalışsa idi bundan sonra mamelekinde gerçekleşek artışın davalıca engellenmesi nedeni ile kar kaybı olduğunu ve 5 yıllık süre zarfında muhtemel yoksun kalınan karın 3.500.000,00 TL olduğunu, bu tutardan şimdilik 50.000 TL talep ettiklerini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000.000,00 TL tazminatın 22.05.2002 tarihinden itibaren avans faizi ile tahsilini talep etmiş, 24.02.2009 tarihli ıslah dilekçesi ile toplam 1.030.000 TL"nin tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davacının daha önce.... Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi"nin 2002/355 E. sayılı dosyasında aynı konuda dava açtığını ve zararını ispatlayamadığı için maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddedildiğini, bu kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiğini, kesin hüküm bulunduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının halen Yetkili Servis tabela ve logolarını kullandığını, davacının 2003 yılına ilişkin vizeli Yetki Belgesi bulunduğu gibi garanti işlemlerini de ...Satıcıs... A.Ş. üzerinden yaptığını, 2002-2005 yılları arasında servis işine devam ettiğini ve bu tarihlerde kar elde ettiğini, davacının uyarılara rağmen yetkili servis gereklerini yerine getirmemesi sebebiyle sözleşmenin 01.05.2006 tarihinde müvekkilince haklı nedenle feshedildiğini, talep edilen tazminatın fahiş olduğunu, davacının bildirdiği işçilik ücretlerinin gerçeği yansıtmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacı ile aynı iş kolunda faaliyet gösteren... Ltd. Şti., ...Otomotiv Ltd. Şti., Elf Otomotiv Ltd. Şti."den işçlik ücretleri ile ilgili bilgi istenmesine rağmen bu şirketlerden sadece ...Ltd. Şti"nin ücretler hakkında bilgi verdiği, diğer iki şirketin işçilik ücretini ticari sır gerekçesi ile bildirmediği, ancak çalışan sayısı, yıllık servis hizmeti verilen araç sayısı, servis hizmet tutarları, satış tutarları hakkında bilgi sunulduğu, dosyaya sunulan gelir faturalarına göre 2002, 2003, 2004, 2005, 2006 yılları ortalamasının ikinci bilirkişi kurulunun tesbiti olan 33 TL"nin rayice uygun bulunduğu, yıllara göre karlılık ortalamalarına göre hesaplanan davacının işçilik saat farkı, ortalama saat ücreti, brüt işçilik geliri ve brüt kar oranlarına göre davacı şirketin yıllar itibariyle işçilik gelirinden kar kaybının 830.372,95 TL, yedek parça kar kaybının daha önceki iki bilirkişi kurulunun hesaplamasında olduğu gibi 74.319,11 TL olarak hesaplandığı, hesaplanan brüt kardan davacı giderleri 232.712 TL tenzil edilmek suretiyle toplam zararın 671.980,06 TL olarak hesaplandığı, KDV yapılan mal satışı veya verilen hizmet karşılığı tahakkuk edeceğinden hesaplamada dikkate alınmadığı, ...Ltd. Şti. yetkilisi tarafından 26.11.2014 tarihinde mahkemeye verilen dilekçe ile “daha önce dosyaya şirketin antetli kağıdı kullanılarak işçilik saatleri hakkında imzasız beyanda bulunulduğu, anılan dilekçe ve ekindeki işçilik bilgilerinin şirkete ait olmayıp, şirketin kaşe ve yetkili imzasını taşımadığı, mahkemenin yanıltılmaması için beyan dilekçesi verildiği” bildirilmiş ise de davacı vekilinin tazminat hesabına esas alınmak üzere aynı konuda faaliyet gösteren şirketlerden işçilik ücretleri ile ilgili emsal araştırılması istenmesi üzerine yazılan mürekkereye cevap olarak 08.01.2007 tarihinde ...Otomotiv Ltd. Şti"nin cevap verdiği ve 2003-2006 dönemine ait işçilik saatlerini bildirdiği, yazı ekinde mahkemenin 10.01.2007 tarihli müzekkere aslı bulunduğundan müzekkerenin muhatabına ulaştığı sonucuna varıldığı, davalı taraf yetkili servis olarak faaliyet gösteren bayilerin kayıtların incelenmesini sağlamak imkanına sahipken bu yola gitmediği, yargılama sürecinde ...Ltd. Şti"den alınan belgenin imzasız olduğuna değinilmiş ise de birden çok kez hesaplamaya esas alındığı halde daha evvel bu yolda bir belgenin ibraz edilmediği, Yargıtay bozma ilamından ve yapılan bilirkişi incelemesinden sonra böyle bir beyanın sunulması hayatın olağan akışına uygun olmayıp samimi bulunmadığı gerekçeisyle davanın kısmen kabulüne, 671.980,06 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyeceyek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki (2) nolu bendin kapsamı dışında kalan, davacı vekilinin aşağıdaki (3) nolu bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, taraflar arasındaki yetkili servis sözleşmesinin feshinin geçersiz olduğunun mahkeme ilamı ile tespitine kadar geçen sürede davacının yetkili servis olarak çalışamamaktan doğan zararının tazmini istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının dava konusu dönemde de servis işine devam ettiğini, zararı söz konusu olmayıp aksine kar elde ettiğini savunmuştur. Mahkemece ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda buna dair bir değerlendirme yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece davacının dava konusu dönemde özel servis olarak çalışıp çalışmadığı, servis faaliyeti dışında kar elde elde edip etmediğinin şirket defter ve kayıtları bilirkişi marifeti ile incelettirilmek suretiyle araştırılıp, söz konusu dönemde özel servis olarak çalışması nedeniyle kar elde ettiği sonucuna ulaşılması halinde tespit edilen bu meblağın davacının yetkili servis olarak çalışması halinde elde edeceği miktardan mahsubu yapılarak sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken yetersiz bilirkişi incelemesine dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
3- Kabul şekli bakımından da mahkemece kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına kabul edilen meblağ üzerinden hüküm tarihi olan 2015 yılında yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca hesaplanacak vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 2014 yılı AAÜT hükümlerine göre hesaplanan eksik vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davalı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL vekalet ücretinin her bir yandan alınarak yek diğerine verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 21/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.