18. Ceza Dairesi 2019/17866 E. , 2020/7516 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Müstehcenlik, şantaj, özel hayatın gizliliğini ihlal
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve suçtan zarar gören Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının temyiz talebi, katılma isteği niteliğinde kabul edilerek, CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı"nın davaya katılmasına, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanık hakkında, mağdur ..."a yönelik kişisel verilerin kaydedilmesi eylemi nedeniyle zamanaşımı süresi içerisinde hüküm kurulabileceği belirlenerek yapılan incelemede:
1- Müstehcenlik ve şantaj suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
Sanığa yükletilen müstehcenlik ve şantaj eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
28/06/2014 tarih ve 6545 sayılı Kanunun 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca, adli para cezalarının ödenmemesi halinde kamuya yararlı bir işte çalışma kararı verilebilecek olması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde para cezasının ödenmemesi halinde kalan cezanın hapse çevrilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve Aile, Çalışma Ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye kısmen uygun olarak, hüküm fıkrasından " ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine" ibaresinin çıkarılması suretiyle HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Özel hayatın gizliliğini ihlal etme suçundan kurulan hükmün temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a- Sanığın yaşı küçük katılan ile internet üzerinden anlık ileti programı vasıtasıyla iletişime geçip, katılana ait müstehcen görüntüleri kendi bilgisayarına kaydetmesi şeklindeki eyleminin; bütün halinde TCK’nın 226/3. maddesinin ilk cümlesindeki müstehcen görüntülerin üretilmesinde çocukların kullanılması suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında ayrıca aynı Kanun"nun 134. maddesinde yazılı olan özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi,
b- Kabule göre de;
28/06/2014 tarih ve 6545 sayılı Kanunun 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca, adli para cezalarının ödenmemesi halinde kamuya yararlı bir işte çalışma kararı verilebilecek olması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde para cezasının ödenmemesi halinde kalan cezanın hapse çevrilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve Aile Çalışma Ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.