Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/5914
Karar No: 2014/8270
Karar Tarihi: 05.05.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/5914 Esas 2014/8270 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, kamulaştırma bedelinin artırılması ile faiz ve masrafların tahsili istendiği davada, mahkeme davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturan bedelden daha yüksek bedele hüküm verdiği için karar bozulmuştur. Davalı aleyhine usuli kazanılmış hak oluşturan bedel gözetilmeden daha yüksek bedelin hükmedilmesi doğru değildir. Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır:
- 2942 Sayılı Yasa'nın 11. maddesi birinci fıkrasının (d) bendi: Vergi beyanı, kıymet takdirinde gözönünde tutulması gereken esaslar arasında sayılmıştır.
- İmar Kanunu'nun 18. maddesi 2. fıkrası: İncelenen emsal imar parseli olup da dava konusu taşınmazın bu nitelikte olmaması halinde, dava konusu taşınmazın yapılacak karşılaştırmadan sonra bulunacak değerinden, düzenleme ortaklık payına tekabül edecek oranda indirim yapılması gerekmektedir.
18. Hukuk Dairesi         2014/5914 E.  ,  2014/8270 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 02/05/2013
    NUMARASI : 2009/114-2013/182

    Dava dilekçesinde, kamulaştırma bedelinin artırılması ile faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da bozma gerekleri yerine getirilmeden hüküm kurulmuştur.
    Şöyle ki;
    1-Dairenin 10.12.2001 gün ve 2001/9750 Esas-11346 Karar sayılı bozma ilamında hükme esas raporda somut emsal kabul edilen 85 parsel sayılı taşınmazın dava konusu taşınmazdan 15 kat değerli kabul edilmesi nedeniyle gerçekçi bir emsal olamayacağı ve artan kesimde değer kaybı olmayacağı, 25.05.2004 gün ve 2004/2864 Esas-4384 Karar sayılı bozma ilamında ise düzenlenen ek raporda somut emsal kabul edilen 3428 parsel sayılı taşınmazdaki pay satışının kat irtifaklı bir taşınmazdaki bağımsız bölüm satışı olması nedeniyle uygun bir emsal olmadığı, 10.11.2008 gün ve 2008/10636 Esas-11730 Karar sayılı bozma ilamında ise mahkemece yapılan araştırmalar sonucunda dava konusu taşınmaza emsal olabilecek satış bulunmadığı gerekçesiyle ilk hükme esas alınan rapor esas alınarak kamulaştırma bedelinin artırılmasına karar verilmesi uygun bulunmadığı açıklanarak yeniden emsal araştırması yapılıp bilirkişi kurullarından ek raporlar alınarak oluşacak sonuç doğrultusunda karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamlarında uygun emsal olmadığı belirtilen 85 parsel ve 3428 parsel sayılı taşınmazlar emsal alınarak genel değerlendirmede kısmen faydalanıldığı belirtilmek suretiyle her iki emsalin değerinin ortalamasını alarak hesaplama yapan bilirkişi raporu esas alınarak kamulaştırma bedelinin artırılmasına karar verilmiştir.
    Satışı emsal alınacak taşınmazın dava konusu taşınmazla aynı mevkii ve konumda ve aynı yüzölçümde olması, birbirine komşu ya da yakın mesafede bulunması, kamulaştırma (değerlendirme) gününe yakın tarihlerde satılması zorunlu değildir. Buna göre dava konusu taşınmaza emsal alınabilecek nitelik ve özellikleri taşıyan emsal arsa satışlarının belirlenip bilirkişi kurullarınca bu emsal satışların esas alınması suretiyle yapılacak karşılaştırma ve değerlendirme sonunda dava konusu taşınmazın değeri tespit edilmelidir. Dava konusu taşınmazın yer aldığı Bodrum gibi bir kentte emsal olabilecek özel amacı olmayan arsa satışlarının bulunmadığı da düşünülemez. Kaldı ki, böyle bir olasılık söz konusu olsa bile komşu ilçelerden kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan arsa satışları da emsal alınabilir.
    Emsalin satış fiyatına Türkiye İstatistik Kurumu üretici fiyat endeksi uygulanmak suretiyle değerlendirme tarihinde oluşan fiyatları bulunduktan sonra, dava konusu taşınmazla karşılaştırılıp incelenerek aradaki farklılıklar belirtilip üstün ve eksik yönleri açıklanmalı, bu nitelik ve farklılıkların taşınmazın değerine olan etkilerinin ne olduğu belirtilmeli ve bu suretle yapılacak karşılaştırma ile dava konusu taşınmazın değeri belirlenmelidir.
    Bu saptamanın yapılmasında dikkate alınması gereken diğer bir unsur da dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların vergi beyan değerleri arasındaki orandır.
    2942 Sayılı Yasanın 11.maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde vergi beyanı, kıymet takdirinde gözönünde tutulması gereken esaslar arasında sayılmıştır. Bu tür nesnel öğeler (objektif unsurlar) sayesinde bilirkişilerin öznel (subjektif) değerlendirmelerini denetleme olanağı elde edilmiş olur. Vergi beyanları ve resmi makamlarca yapılan kıymet takdirleri genellikle taşınmazın gerçek değerini tam olarak yansıtmamakta, gerçek değerinden daha düşük değerler belirlenmektedir. Ancak bu husus dava konusu taşınmaz için olduğu kadar emsal için de geçerlidir ve emsal karşılaştırması yapılırken dikkate alınması yasa gereğidir. Bu nedenle dava konusu taşınmaz ve emsal alınan taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle bulundukları cadde veya sokak için belediyelerce emlak vergisine esas olmak üzere belirlenen m² fiyatları, ilgili belediyeden getirtilerek bu değerlere göre verilen m² fiyatının mukayese edilmesi gerekir.
    Emsalin ve dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas değerlerinin birbirine oranı ile bilirkişi raporlarında emsal karşılaştırması sonucu değerlendirmeye esas alınan oran birbirinden fahiş ölçüde farklı ise, mahkemece bu farklılık ve çelişki bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak mutlaka giderilmelidir.
    İncelenen emsal imar parseli olup da dava konusu taşınmazın bu nitelikte olmaması halinde, dava konusu taşınmazın yapılacak karşılaştırmadan sonra bulunacak değerinden, İmar Kanunu"nun 18. maddesinin 2. fıkrası gözetilerek, düzenleme ortaklık payına tekabül edecek oranda indirim yapılması gerektiği de dikkate alınmalıdır.
    Mahkemece tarafların bildireceği ve/veya re"sen belirlenecek emsal kayıtlar tapu müdürlüğünden getirtildikten sonra bilirkişi kurulundan yukarıda açıklanan esaslara uygun incelemeyi ve sonucu içeren ek rapor alınmalı, oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
    2-Kabule görede;
    Mahkemenin 31.01.2001,12.11.2003 ve 08.02.2008 tarihli kararlarının yalnızca davalı vekili tarafından temyiz edildiği dikkate alındığında, söz konusu kararlarda tespit edilip hüküm altına alınan 5.425,00 TL bedelin davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeden bu miktardan daha yüksek bedele hükmedilmesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 05.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi