17. Hukuk Dairesi 2016/3918 E. , 2018/12561 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; 16/01/2005 tarihinde müvekkili Güler"in eşi, Heval ve Devrim"in babası ... ’ın sevk ve idaresindeki aracı ile geçirmiş olduğu tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiğini belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için 750,00"şer TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, isim dilekçesiyle talebini Güler için 35.150,55 TL, Heval için 6.299,72 TL Devrim için 6.299,72 TL"ye yükseltilmiştir.
Davalı vekili; haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıların davasının kabulüne, davacı ... için 35.900,56 TL, davacı ... için 7.049,72 TL ve davacı ... için 7.049,72 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihi olan 28/06/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (poliçe limitiyle sınırlı kalmak kaydıyla) davalıdan alınarak davacılara verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı yönünden haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, bir usulsüzlük bulunmamasına, dava zamanaşımı itirazının süresinde ileri sürülmemiş olmasına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava Borçlar Kanunu"nun 45. maddesi (6098 sayılı BK m. 53) gereğince destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; davacı eşin evlenme ihtimali rapor tarihinde 35 yaşında olmasına göre AYİM tablosuna göre %17 indirim oranı olarak belirlenmiş, bu orandan 18 yaşından küçük bir çocuğunun olması sebebi ile %5 oranında indirim yapılarak hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından sonuç olarak %12 evlenme ihtimali indirimi yapılmıştır. Davacı eşin evlenme ihtimali kaza tarihindeki yaşına göre değerlendirilip buna göre indirim yapılması gerekirken rapor tarihinin esas alınması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
3-2918 sayılı KTK.nun 109/1. maddesinde "Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar." denilmektedir. Aynı kanunun 109/2. maddesinde ise, "Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir." hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda; davaya konu trafik kazası 16.01.2005 tarihinde gerçekleşmiş, dava 6.11.2015 tarihinde ıslah edilmiş, davalı tarafça süresi içerisinde ıslah zamanaşımı itirazında bulunulmuş, mahkemece davanın belirsiz alacak olduğundan bahisle ıslah zamanaşımı itizrazının reddine karar verilmiştir. Oysa ki dava 6100 Sayılı HMK döneminde açılmış, dava dilekçesinde davanın açıkça belirsiz alacak davası olduğu belirtilmemiş fazlaya dair haklar saklı tutularak kısmi dava açılmıştır. Kısmi davada zaman aşımı talep edilen miktar yönünden kesilir. Davacıların murisinin vefat ettiği olayda ceza zamanaşımı süresi 765 Sayılı TCK"nin 455/1. Ve 102/4. Maddelerine göre 5 yıldır. Islah tarihi itibariyle 5 yıllık ceza zamanaşımı süresinin dolmuş olmasına göre, dava ıslah zamanaşımına uğramış olmaktadır.Bu durumda mahkemece ıslah edilen kısım yönünden davalının ıslah zamanaşımı itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz istemlerinin REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 20.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.