Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3569
Karar No: 2016/3261
Karar Tarihi: 29.02.2016

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/3569 Esas 2016/3261 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, uyuşturucu madde ticareti suçundan aranıyordu. Kendisi hakkında yakalama kararı olduğunu bildiği için, emniyet görevlilerinin kendisine yakalanmasına neden olacağına inandığı için başkasına ait kimlik bilgilerini kullanarak polisin karşısına çıktı. Sanık, gerçek kimlik bilgilerini vermekten ibaret eyleminde, suçun tamamlanmamış olması nedeniyle 5237 sayılı Kanunun 35. maddesine göre cezasından teşebbüs nedeniyle indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde fazla ceza tayin olunmasında isabet görülmemiştir. Mahkeme, sanık hakkında sadece resmi belgede sahtecilik suçu yönünden mahkumiyet hükmü kurulması gerektiği ve iftira suçu bakımından ise ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, resmi belgede sahtecilik suçu yanında ayrıca TCK’nın 267/1, 62/1, 53 ve 58. maddeleri gereğince de mahkumiyet kararı verilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Yukarıda bahsedilen kanun maddeleri, TCK'nın 204/1, 62/1, 53, 58, 267/1, 62/1, 53 ve 58. maddeleri olarak belirtilmektedir.
16. Ceza Dairesi         2015/3569 E.  ,  2016/3261 K.

    "İçtihat Metni"

    TALEP:
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.03.2015 tarih ve 2015/71284 sayılı yazısı ile,
    İftira suçundan sanık ...’ün 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 267/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına dair ...4. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.03.2014 tarihli ve 2013/697 esas, 2014/218 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Dosya kapsamına göre; olay tarihinde görevli polis memurları tarafından durumundan şüphelenilerek, kullandığı aracı durdurulan ve kimliği sorulan sanığın kendi fotoğrafının yapıştırıldığı ...’e ait kimliği polis memurlarına verdiği, ibraz edilen kimliğin sahteliğinden şüphelinilmesi üzerine sanığın gerçek kimlik bilgilerini vermekten ibaret eyleminde, suçun tamamlanmamış olması nedeniyle, 5237 sayılı Kanunun 35. maddesine göre, cezasından teşebbüs nedeniyle indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde fazla ceza tayin olunmasında isabet görülmemiştir.
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 18.02.2015 gün ve 94660652-105-31-11860-2014-4246/12773 sayılı Kanun yararına bozma talebine atfen, daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdi kılınmakla dosya incelenerek gereği düşünüldü.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    I)Olay:
    Olay tarihinde hakkında uyuşturucu madde imal ve ticareti suçundan arama kararı bulunduğu anlaşılan sanığın, kolluk görevlilerince yapılan genel kontrolde, üzerinde kendisine ait fotoğrafı yapıştırılmış olan ..."e adına düzenlenmiş sahte kimliği ibraz ettiği, kolluğun sahte olan kimlikten şüphelenmesi üzerine gerçek ismini bildirdiği, sanık hakkında ...4. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.03.2014 tarihli ve 2013/697 esas, 2014/218 sayılı kararı ile TCK"nın 204/1, 62, 53, 58. maddeleri ve TCK’nın 267/1, 62, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet kararı verildiği kararın sanığa tebliğ edildiği ancak temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.
    II)Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
    Dosya kapsamına göre; olay tarihinde görevli polis memurları tarafından durumundan şüphelenilerek, kullandığı aracı durudurulan ve kimliği sorulan sanığın kendi fotoğrafının yapıştırıldığı ...’e ait kimliği polis memurlarına verdiği, ibraz edilen kimliğin sahteliğinden şüphelinilmesi üzerine sanığın gerçek kimlik bilgilerini vermekten ibaret eyleminde, iftira suçunun tamamlanmamış olması nedeniyle, 5237 sayılı TCK’nın 35. maddesine göre sanığa verilen cezadan teşebbüs nedeniyle indirim yapılması gerektiği, bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın konusunu oluşturmaktadır.
    III)Hukuksal Değerlendirme:
    İftira suçunun özel bir halini düzenleyen TCK’nın 268. maddesinde öngörülen başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşabilmesi için kişinin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimliği ya da kimlik bilgilerini kullanması gerektiği, somut olayda uyuşturucu madde ticareti suçundan aranan ve hakkındaki yakalama kararının infazını engellemek için emniyet görevlilerine üzerinde kendi fotoğrafının yapıştırılmış olduğu ..."e ait sahte kimlik belgesini veren ancak sahte kimlik bilgilerine dayanılarak herhangi bir belge düzenlenmeden gerçek kimlik bilgilerini söyleyen sanığın eyleminin TCK’nın 204. maddesinde yazılı resmi belgede sahtecilik suçunu ve Kabahatler Kanununun TCK"nın 40. maddesinde yazılı eylemi oluşturacağı, mahkemece sanık hakkında TCK"nın 204/1, 62/1, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet kararı verildiği, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 02.12.2014 tarih ve 2013/9-618 esas, 2014/532 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere TCK’nın 44. maddesi hükmü ile Kabahatler Kanununun 15/3. maddesinde yazılı “bir fiil hem kabahat hem de suç olarak tanımlanmış ise, sadece suçtan dolayı yaptırım uygulanabilir.” hükmü nazara alınarak sanık hakkında sadece resmi belgede sahtecilik suçu yönünden mahkumiyet hükmü kurulması ile yetinilmesi ve iftira suçu bakımından ise ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, resmi belgede sahtecilik suçu yanında ayrıca TCK’nın 267/1, 62/1, 53 ve 58. maddeleri gereğince de mahkumiyet kararı verilmesinde hukuka uygunluk bulunmamakta ise de, bu yönde bozma talep edilmediğinden, kanun yararına bozma yoluna gidilip gidilmeyeceği hususunda Adalet Bakanlığına ihbarda bulunulmasını teminen dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar vermek gerekmiştir.
    IV- Sonuç ve Karar:
    Yukarıda belirtilen nedenlerle ceza verilmesine yer olmadığına kararı verilmesi yönünden kanun yararına bozma yoluna gidilip gidilmeyeceğinin takdirinden sonra gönderilmesinin temini için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi