11. Hukuk Dairesi 2015/11449 E. , 2016/568 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12/03/2015 tarih ve 2014/199-2015/78 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili;... Hastanesi"nde yapılan denetim sonucunda hazırlanan raporda , 2012-2013 yıllarında 24 aylık 136 kişilik malzemesiz temizlik alımı işini üstlenen ... ile .... tarafından istihdam edilen işçilere ait ücretlerin sözleşmede belirtilen süreden geç ödenmesi nedeniyle kurumun zarara uğratıldığının tespit edildiğini, meskur raporda saymanlık tarafından ödemenin yapıldığı tarihlerin ve firmanın işçilere ödeme yaptığı tarihlerin açıkça belirtildiğini, 4213 sayılı ödeme emri belgesinde iki günlük, ... ödeme belgesinde ise 3 günlük gecikme cezasının doğduğunu, yapılan yazışmalar neticesinde gecikmenin .... Şubesi"nden kaynaklandığını, bankaca kurum zararı olarak 393,23 TL"nin ödendiğini; ancak banka tarafından aynı gün işlem yapılması gerektiği halde gerçekleştirilmeyen işlemden dolayı oluşan bakiye 3450,62 TL kurum zararının ödenmediğini ileri sürerek bakiye zararın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkili banka ile davacı kurum arasında 09/04/2012 tarihli protokolün imzalandığını, buna göre davacı kurumun bankalar arası yapılacak transferleri aynı gün en son saat 14:00"a kadar müvekkil bankaya bildireceğini, bu sürenin acil durumlarda saat 15:00"a kadar uzatılabileceğini, davacı kurum tarafından verilen ödeme talimatları ve kuruma bağlı döner sermaye işletmelerinin muhasebe birim hesaplarına yapılacak aktarımların merkez hesabı için saat 15:00"dan sonra talimat verilmiş ise ertesi gün kurumların açmış olduğu hesaba aktarılacağını, davacı kuruma bağlı hastane saymanlığı tarafından gönderilen 15/06/2012 tarihli gönderme emrinin saat 15: 00"dan sonraki bir saatte EFT yapılamayacak bir zamanda intikal ettiğinden protokol hükümleri gereğince bir sonraki iş günü olan 18/06/2012 tarihinde, 17/07/2012 tarihli gönderme emrinin de, aynı gün işleme alınıp bir kısım EFT talimatlarının yerine getirilmesine karşın, müvekkil bankanın bilgisayar siteminden kaynaklanan aksaklıklar nedeniyle bir kısım EFT talimatlarının 18/07/2012 ve 19/07/2012 tarihlerinde yerine getirilebildiğini, bu nedenle müvekkili banka tarafından yapılan hesaplama neticesinde protokol gereğince işlemlerin gecikme cezası olan 393,23 TL"nin kurum zararı olarak davacı tarafa ödendiğini, bunun dışında müvekkili bankanın protokol hükümleri gereğince bir sorumluluğunun bulunmadığını belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı kurumun, davalı banka ile akdetmiş olduğu 09/04/2012 tarihli protokol hükümleri gereğince, EFT işlemlerinin gecikmeli yapılmasından kaynaklı kurum zararının davalı banka tarafından dava açılmadan evvel 393,23 TL olarak ödendiği bunun dışında davalı bankanın sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacı yanın davasında taraflar arasındaki 09/04/2012 tarihli protokol hükmüne dayanmayıp, bir zarar kalemi olarak işbu davada dermeyan edilemeyecek olduğu anlaşılan dava dışı temizlik firması ile yapmış olduğu 09/12/2011 tarihli sözleşmenin 16.1.2. maddesindeki, temizlik firmasının işçilerin maaş ödemesini geç yapması halinde temizlik firmasından tahsili ile davacıya verilmesi kararlaştırılan cezai şart hükmüne göre talepte bulunmuş olmasına ve esasen bu cihette davacı kurumun varlığını ileri sürdüğü farazi zararının oluştuğunun ispat edilememiş olmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ:Yukarıdaki bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın ONANMASINA, davacıdan harç alınmasına yer olmadığına, 20/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.