23. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/743 Karar No: 2020/4063 Karar Tarihi: 07.12.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2018/743 Esas 2020/4063 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2018/743 E. , 2020/4063 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ticari şirket davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatifin genel kurul toplantısını müvekkiline bildirmediğini, genel kurul toplantısında 11. madde altında alınan karar ile dairesi bitmiş ve borcu olmayan üyelere tapularının verilmesi için karar alınmasına rağmen hiç bir borcu kalmayan müvekkilinden 22.000,00 TL tutarında para istendiğini, bu genel kurula müvekkilinin katılımını sağlamayan davalı kooperatifin 09.01.2010 tarihli genel kurul kararının ahlaka, adaba ve ana sözleşme hükümlerine aykırı batıl bir karar olduğunu ileri sürerek, 09.01.2010 tarihli genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 06.03.2015 tarihli ve 2014/7760 E.- 2015/1418 K. sayılı ilamıyla genel kurulda verilen kararın ‘ek ödeme’ olarak nitelendirilerek yanlış yorumlandığı bu nedenle davanın reddi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davalı kooperatifin 09.01.2010 tarihli genel kurul toplantısının 9. maddesi ile alınan karar, kooperatifin işlemlerini tamamlaması için üyelerin ilave ödeme yapmasına ilişkin olup, bununla üyelere getirilen yükümlülüğün 1163 sayılı Yasa"nın 52. maddesinde düzenlenen ""ek ödeme yükümü"" olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.