3. Hukuk Dairesi 2016/8264 E. , 2017/5012 K.
"İçtihat Metni"
Davacı (b.davalı) ... ile davalı (b.davacı) ... aralarındaki menfi tespit ve istirdat-alacak davasına dair İstanbul 3.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 12/03/2014 günlü ve 2011/79 E. - 2014/116 K. sayılı hükmün Bozulması hakkında dairece verilen 01/12/2015 günlü ve 2015/393 E. - 2015/19288 K sayılı ilama karşı taraf vekillerince kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y KARARI
Davacı (karşılık davalı) vekili dilekçesinde; müvekkili olan davacının davalıdan adi yazılı sözleşme ile araç satın aldığını, sözleşme gereği, 500.TL peşin verdiğini, ayrıca sözleşmede belirtilen bonoları verdiğini, iki adet senedin ödenip geri alındığını, 500.TL de peşin ödenmiş olup, senet bedelleri ile birlikte toplam 9500.TL ödeme yapıldığını, davalı tarafından ,aracın devrini yapmadığı gibi, kalan 2 senedin de icraya konulduğunu, icra takibindeki haciz sırasında, davacının ağabeyinin kefil olduğunu, bu nedenle maaşından 3015.TL kesildiğini, ayrıca davacının ağabeyinin davalının banka hesabına 3500.TL ödeme yaptığını, böylece davalıya takip nedeni ile 6515.TL ödeme yapıldığını, önceki ödenen 9500 TL ile birlikte toplam 16.015.TL davalıya haksız yere ödendiğini ileri sürerek, davacının takip nedeni ile borçlu olmadığının tespitine, senetlerin ve takibin iptaline, ödenen 16.015.TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı (karşılık davacı) vekili savunmasında, taraflar arasında haricen araç satışı olduğunu, ancak davacı(karşılık davalı)nın ödemeleri yapmadığı gibi, aracı da teslim etmediğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiş, açtığı karşılık dava ile de, aracın davacı( karşılık davalı) tarafından 38 aylık kullanım süresine ilişkin kullanım bedeli ile, bu süreçte araçta oluşan kullanım ve yıpranma bedellerine karşılık olarak şimdilik 3000 TL alacağın banka reeskont faizi ile birlikte davacı (karşılık davalı)dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; asıl davanın 15.207,00.TL üzerinden kabulü ile bu miktarın davalı karşı davacıdan alınıp, davacı karşı davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, faiz talebinin araç davacı tarafından teslim tarihinden itibaren kullanıldığından bu talebin reddine, birleşen dava da ise, davalı (karşı davacı) tarafından açılan aracın 37 ay kullanılmış olması sebebi ile mahkemece taktiri indirim hakkı da kullanılmak suretiyle 15.500.TL kullanım bedelinin davacı (karşı davalı) dan alınıp, karşı davacıya verilmesine, faiz taleplerinin reddine, fazlaya ilişkin istemin de reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Dairemizin 01.12.2015 gün ve 2015/393 Esas- 2015/19288 Karar sayılı ilamı ile " Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, asıl dava yönünden tarafların temyiz itirazlarının reddine,
Karşılık dava yönünden tarafların temyiz itirazlarına gelince;
Taraflar arasındaki araç satışına ilişkin 20.11.2007 tarihli sözleşme; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d maddesine uygun resmi biçimde düzenlenmediği için geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye dayanılarak, taraflar; ancak, aldıklarını iade ile yükümlüdür. Davalı (karşılık davacı) satıcı, satış parasını iade edinceye kadar; davacı (karşılık davalı) alıcı, aracı kullanmaya devam edilebilir. Zira, hapis hakkı bulunmaktadır.
Karşılık davacı (davalı) satıcı, aracın iadesi koşulu ile satış bedelini davacıya(karşılık davalı) ödemekle yükümlü olup, aldığı bedeli iade etmeyen davalının (karşılık davacı), karşı taraftan, ayrıca araç kullanım bedeli talep edemeyeceği gözetilmeden, karşılık davanın kullanım bedeline ilişkin talebi yönünden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Diğer yandan, davalı (karşı davacı), aracın davacı (karşılık davalı) tarafından kullanım süresi içinde hasar verildiğini ileri sürerek, bir takım faturalar ibraz etmiştir. Araç davacı( karşılık davalı ) tarafından kullanıldığı sürece, normal kullanım dışında bir hasara ve zarara uğramış ise, bu zararlardan davacı (karşılık davalı ) sorumludur.
Öyle ise, mahkemece; bu hususlar üzerinde durulmadan, karşılık davacının, araçtaki hasarlar yönelik talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. "gerekçesi ile bozulmuştur.
Dairemizin söz konusu kararına karşı taraf vekillerince kararın düzeltilmesi talep edilmiş olmakla, yeniden yapılan incelemede;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı(karşı davacı) vekilinin tüm, davacı(karşı davalı) vekilinin ise sair karar düzeltme itirazlarının reddi gerekmiştir.
1) Davacı(karşı davalı) dava dilekçesinde, davacının takip nedeni ile borçlu olmadığının tespitine, senetlerin ve takibin iptaline, ödenen 16015 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, mahkemece yalnızca davacının istirdat talebi hakkında karar verilmiştir.
Davacı haricen satın aldığı araç için davalıya senet verdiğini, davalının söz konusu senedi vermeyerek hakkında icra takibinde bulunduğunu ileri sürmüştür. Taraflar arasında araç satışına ilişkin sözleşme, 2918 sayılı yasanın 20/d maddesi uyarınca, resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir. Taraflar geçersiz sözleşme nedeniyle birbirlerine verdiklerini, sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı olarak geri isteyebilirler. Taraflar arasındaki sözleşme geçersiz olup, satışa konu aracında geri verildiği hususunda uyuşmazlık bulunmadığına göre, davacının takibe konu senetten dolayı davalıya borçlu olmadığının kabulü gerekir.
Hal böyle olunca mahkemece, davacının sözleşmenin geçersiz olması nedeniyle senetten dolayı borçlu olmadığına ve senetlerin ve dolayısıyla icra takibinin iptaline karar verilmesi gerekirken bu hususta bir karar verilmemesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2) Davacının ödediği bedele ilişkin talebi kısmen kabul edilmiş, bu bedele ilişkin faiz talebi, aracın davacı tarafından teslim tarihinden itibaren kullanıldığı gerekçesi ile reddedilmiştir. Eldeki dava 22.02.2011 tarihinde açılmıştır. Tüm dosya kapsamından dava tarihinden önce davacının aracı davalıya teslim ettiği anlaşılmaktadır. Davacının ödeme tarihleri ve aracı teslim tarihi dikkate alınarak faiz talebi hakkında bir değerlendirme yapılması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile faiz talebinin reddedilmesi doğru görülmemiştir.
Mahkeme kararının davacı( karşılık davalı) yönünden yukarıda açıklanan gerekçelerle de bozulması gerekirken asıl dava yönünden zuhulen onandığı anlaşılmakla davacı(karşılık davalı) vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 01.12.2015 gün ve 2015/393 Esas- 2015/19288 Karar sayılı ilamın bozma gerekçesine, yukarıda açıklanan bozma sebebinin de eklenmek suretiyle kararın BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.