11. Hukuk Dairesi 2015/6509 E. , 2016/556 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 31.12.2014 tarih ve 2011/147-2014/311 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin ... İlçesi ... Köyünde bulunan 101 ada 13 ve 14 parsel ile 107 ada 21 parsel sayılı taşınmazlarının kayısı bahçesi vasfında olduğunu ve ... nezdinde Devlet Destekli Bitkisel Ürün Sigorta poliçesi ile don ve dolu hasarına karşı sigorta ettirdiğini, söz konusu ağaçların 2011 yılı mayıs ayındaki don yüzünden hasar gördüğünü, ihbar üzerine yapılan eksper incelemesi sonucunda ise soyut şekilde hazırlanan raporda don hsarı olmadığının bildirildiğini, oysa müvekkilinin taşınmazına komşu taşınmazlara %95 oranında hasar raporu verildiğini, .... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/8 d.iş esas sayılı dosyası ile de tespit yaptırdığını, buna göre tespit dosyasında zirai bilirkişi raporunda 13 ve 14 numaralı parseldeki kayısı bahçelerinin periyodik bakımlarının ve ilaçlamanın zamanında yapıldığını, Mayıs 2011 yılındaki don olayı nedeniyle meyvelerin olmadığını, iki taşınmazdaki kaybın 26.250,00 TL olduğunu, 21 parseldeki bahçenin periyodik bakımlarının ve ilaçlamanın zamanında yapıldığını, don olayından dolayı değer kaybının 12.775,00 TL olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları ve ek dava açma hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 15.000,00 TL sigorta tazminatının rizikonun gerçekleştiği Mayıs 2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı tarafından yapılan don hasarı ihbarı neticesindeki ekspertiz incelemesinde sigortalı alanda riske bağlı bir hasar tespit edilmediğini, ürünler üzerinde don hasarına rastlanmadığının kayıt altına alındığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; don olayına ilişkin bir hasarın bulunmadığı, kaynaklanan zararın ürün yetiştirme tekniğine uyulmaması nedeniyle Çillenme ve Monilya hastalığı sonucu oluştuğu, hasarın don olayından kaynaklanmadığının sigortacı tarafından kanıtlanması karşısında ispat yükünün yer değiştirdiği, iddia edilen zararın don olayından kaynaklandığına dair sigortalının dosyaya ispatı yarar herhangi bir başkaca delil de sunmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, devlet destekli bitkisel ürün sigorta poliçesine dayalı alacak istemine ilişkin olup, mahkemece don rizikosundan kaynaklı zararın ispat edilemediği gerekçesiyle dava reddine karar verilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta davacının 10.05.2011 tarihinde hasar ihbarında bulunması üzerine yapılan ekspertiz incelemesinde davacıya ait taşınmazlarda don hasarı ve tarımsal uygulama eksikliği tespit edilmemiş; davacının itirazı üzerine yeniden yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 26.07.2011 tarihli ekspertiz raporunda ise, don olayına bağlı hasar oluşmadığı ancak sulama, budama, gübreleme, ilaçlama eksikliği bulunduğu ve fizyolojik dökülmeler ve hastalık tespit edildiği ifadelerine yer verilmiştir. Davacı, 02.08.2011 tarihinde ise, bahçesinden don sebebiyle meydana gelen hasarın ve zararının tespitini istemiş, 2011/8 esas sayılı D. iş dosyasına sunulan raporda zirai bilirkişi; 101 ada 13-14 nolu parsellerde periyodik bakımın ve ilaçlamanın yapıldığı ancak ağaçlarda meyve olmadığı, aynı şekilde 107 ada 21 nolu parselde de periyodik bakımın ve ilaçlamanın yapıldığı ancak ağaçlarda olması gereken verimin çok altında meyve olduğu, bunun mayıs ayında meydana gelen don olayından kaynaklandığının düşünüldüğünü ifade etmiştir. Dosya kapsamında bilirkişi heyetinden rapor alınmış; bu raporda da don olayına ilişkin bilimsel ve teknik veri bulunmadığı, eksper raporları ve çekilen fotoğraflar esas alındığında davanın reddi gerekeceği sonucuna varılmıştır. Dosya kapsamından aynı bölgede don olayı nedeniyle zarara uğradığını iddia eden çok sayıda kişi olduğu, ancak anılan tarihte don olayının meydana gelip gelmediğini gösterir meteorolojik verilerin dosya kapsamında yer almadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca dosyada mevcut ilk eksper raporları ile kesin eksper raporları arasında dikkat çeken farklılık bulunduğu, delil tespiti dosyasına sunulan bilirkişi raporundaki tespitlerin de farklılık arz ettiği görülmektedir. Bu durumda, mahkemece, meteorolojik verilere ilişkin eksikliğin giderilerek işin uzmanı olan yeni bir heyetten rapor alınarak somut ve bilimsel verilere dayalı ve varsayımdan uzak olarak mevcut çelişkilerin giderilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 20.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.