12. Ceza Dairesi 2019/5367 E. , 2021/2458 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması
Hüküm : CMK’nın 223/2-c maddesi gereğince beraat
Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ...’nin, katılan ...’nın daveti üzerine katılana ait avukatlık bürosunda yaptıkları ve katılanın müvekkili olan ... ile aralarında mevcut olan bir hukuki uyuşmazlıkla ilgili konuşmaları gizlice kaydedip, ses kaydını, katılanın müvekkilinin güveni kötüye kullanma suçundan yargılandığı ve kendisinin de şikayetçi sıfatını taşıdığı dava dosyasına delil olarak sunduğu olayda;
Ses kaydının çözümüne ilişkin bilirkişi raporuna, tarafların beyanlarına ve dosya kapsamına göre, sanık tarafından yüz yüze gerçekleşen görüşme esnasında kaydedilen ve hukuki ihtilaf ile ilgili olup, katılanın özel hayatının gizliliğini ihlal edecek nitelikte bulunmayan konuşmalara bir üçüncü kişi dahil olmadığı gibi, tarafı olduğu konuşmayı kaydetmek suretiyle elde ettiği verileri üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir delil bulunmayan sanığın, ceza davasındaki iddialarını ispatlama ve kaybolma olasılığı bulunan delillerin muhafazasını sağlama amacını taşıyan eylemlerinde hukuka aykırı hareket ettiği bilinciyle davranmadığı da nazara alındığında, TCK"nın 133. maddesindeki kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması ile aynı Kanunun 134. maddesindeki özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarının yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle sanık hakkında beraat kararı verilmesine dair yerel mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Şikayet dilekçesinin içeriğine, sanığın savunmasına ve iddianamedeki anlatıma göre; gerekçeli karar başlığına, “04.12.2013” olan suçun işlendiği tarihin “02/02/2015” olarak yazılması; ayrıca, suçun “Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması” yerine “Haberleşmenin Gizliliğini İhlal” olarak gösterilmesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlıkları kabul edilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanın sanığa yüklenen suçtan dolayı mahkumiyet hükmü kurulması gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığa yüklenen suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesi ile sanık hakkında beraat hükmü kurulurken, uygulanan kanun maddesinin fıkra ve bendinin CMK"nın 223/2-a madde, fıkra ve bendi olarak yazılması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle aynı Kanun"un 232/6. madde ve fıkrasına uyulmaması,
Kanuna aykırı olup, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; gerekçeli kararın son paragrafındaki; “sanığın suç işleme kastının bulunduğu hususunu dosya kapsamına göre sabit olmadığından CMK 223/2-c maddesi gereğince” ibarelerinin karardan çıkarılıp, hüküm fıkrasının ilk paragrafının; “Sanığa yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu anlaşıldığından, CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince sanığın beraatine,” ibareleri ile değiştirilmesi suretiyle, eleştiri dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.