Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/34 Esas 2017/5079 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/34
Karar No: 2017/5079
Karar Tarihi: 30.03.2017

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/34 Esas 2017/5079 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2017/34 E.  ,  2017/5079 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 28/03/2016 tarih, 2016/3846 Esas - 2016/9001 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki şikayetçi borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Borçlu tarafından 838 parsel sayılı taşınmaza ilişkin 21.7.2015 tarihli ihalenin feshinin talep edildiği, mahkemece istemin süreden reddine karar verildiği, verilen kararın borçlu tarafından temyiz edilmesinin ardından alacaklı vekili Av. ..."nın 24.3.2016 tarihli e-imzalı dilekçesi ile davayı kabul ettiklerini bildirdiği, ancak adı geçen vekilin davayı kabule ilişkin bu dilekçesinin fiziki dosyaya temyiz incelemesinden sonra girmesi nedeniyle alacaklının kabul beyanı değerlendirilmeksizin mahkeme kararının Dairemizce onandığı, borçlunun karar düzeltme dilekçesinde alacaklının davayı kabul beyanının nazara alınması gerektiğini talep ettiği anlaşılmaktadır.
    6100 sayılı HMK"nun 308. maddesi gereğince, kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir. Aynı maddenin ikinci fıkrası hükmüne göre, kabul, ancak, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur. Öte yandan davayı kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur (HMK"nun 311/1). Davalının davayı kabul etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer.
    İhalenin feshi istemi, HMK"nun 308/2. maddesinde belirtilen tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri bir dava olmadığına göre, ihalenin feshi davalarında davayı kabul mümkün olup, kabulün sonuç doğurması için, borçlu tarafından yapılan şikayette hem alacaklı hem de ihale alıcısının davayı kabul etmesi gerekir.
    Somut olayda, aynı zamanda ihale alıcısı olan alacaklının, vekili aracılığı ile, 24.3.2016 tarihinde mahkemeye sunduğu e-imzalı dilekçesi ile davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmektedir.
    Hal böyle olunca, karar düzeltme isteminin kabulü ile, mahkemece alacaklı vekilinin vekaletnamesinde davayı kabul yetkisi bulunup bulunmadığı da incelenmek suretiyle kabul beyanı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi için mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Şikayetçi borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 28.3.2016 tarih, 2016/3846 Esas - 2016/9001 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, aynı zamanda ihale alıcısı olan takip alacaklısının davayı kabulü hakkında karar verilmek üzere mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.