18. Ceza Dairesi 2015/23810 E. , 2017/2093 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Fuhuş
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanık ..."a yükletilen fuhuş eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmış ve yine aynı Kanunun 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmemiş ise de, mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde re"sen, TCK"nın 53. maddesinin 1 ilâ 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanabileceği,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnamedeki isteme uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2- Sanıklar ... ve ... hakkında fuhuş suçundan kurulan mahkumiyet hükmlerinin temyizinde;
a- Sanıkların aşamalardaki savunmalarında suçlamayı kabul etmemeleri ve mağdurların, sanıkların kendilerine fuhuş yaptırdıklarına ilişkin beyanlarının bulunmaması karşısında; CMK"nın 230/1-b maddesi uyarınca sanıkların mağdurları fuhşa teşvik ettiği, bunun yolunu kolaylaştırdığı ya da fuhuş için aracılık ettiği veya yer temin ettiğine dair, dosya kapsamında, mahkumiyetlerine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delillerin nelerden ibaret oldugu açıklanmadan, yetersiz gerekçeyle, mahkumiyetlerine karar verilmesi,
b-Kabule göre de; TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmış ve yine aynı Kanunun 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ..."in ve ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27/02/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.