Esas No: 2021/18769
Karar No: 2022/10027
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/18769 Esas 2022/10027 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında nitelikli yağma suçundan verilen hüküm, istinaf başvurusuyla incelenmiş ancak hükümlerde isabetsizlik bulunmadığı için temyiz istemi reddedilmiştir. Ancak hükümden sonra çıkan kanun değişikliği nedeniyle hırsızlık suçu uzlaşma kapsamına alınmıştır. Bu durumda, daha önceki mahkumiyetin yeniden değerlendirilip, sanık hakkında TCK'nın 58. maddesi uygulanıp uygulanmayacağına infaz aşamasında karar verileceği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır:
- 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığına dair).
- 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi (Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.)
- 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi (Uzlaştırma işlemleri
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ... 26. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2015/418 Esas-2015/726 Karar sayılı ilamındaki mahkumiyeti, TCK'nın 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.'' hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip hakkında bahsedilen ilamın esas alınarak TCK'nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı kabul edilerek bozma sebebi yapılmamıştır.
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanık ... müdafiinin temyiz dilekçesinin sanığın suçu gerçekleştirdiğine dair şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil olmadığına, sanığın beraatine gerektiğine yönelik olduğu, sanık ... müdafiinin temyiz dilekçesinin sanığın suçu gerçekleştirdiğine yönelik somut delil olmadığına, suç işleme kastıyla hareket etmediğine, sanığın beraat etmesi gerektiğine yönelik olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan hükümlerde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, sanıklar müdafiilerinin yerinde görülmeyen TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN ONANMASINA, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine, 28.06.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.