10. Hukuk Dairesi 2016/10759 E. , 2018/9334 K.
"İçtihat Metni".......
Dava, kıdem tazminatı almak üzere kurumdan talep edilen hizmet belgesinin süresinde verilmemesinden dolayı tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle istemin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
İnceleme konusu davada; sigorta başlangıç tarihi 15.03.1995 olan davalının 03.01.2005-01.07.2014 tarihleri arasında tekstilbankda çalıştığı ve 30.06.2014 tarihinde emekli olmak amacıyla istifa ettiği anlaşılmaktadır. Davacı istifa etmeden önce 18.06.2014 tarihinde kuruma müracaat ederek 15 yıl 3600 gün şartını doldurduğundan kıdem tazminatı alabilmek için ilgili yazının verilmesini talep etmiş, kurum aynı tarihli yazısı ile çalışmasının kayıtlarda belirtildiği kadar görünmediğini bildirmiştir. Davacının, 15.03.1995 tarihinde sigortalılığı başladığı halde hizmet dökümünde bu tarihteki çalışmasının yer almadığından bahisle kayıtların düzeltilmesi için talepte bulunması üzerine; 15.03.1995-30.04.1995 tarihleri arasındaki 20 günlük çalışması kayıtlarda 14.07.2014 tarihi itibariyle düzeltilerek, toplam 4187 sigortalılık gününün olduğu Kurum tarafından bildirilmiştir.
Bunun üzerine davacının 18.07.2014 tarihinde kuruma yeniden müracaat ederek kıdem tazminatı yazısının verilmesini istediği ve bu tarihte yazının kendisine verildiği görülmektedir. Somut davada davacı kuruma ilk müracaat tarihi olan 18.06.2014 tarihinde ilgili belgeyi alamadığından dolayı kıdem tazminatından mahrum kaldığından bahisle kıdem tazminatının tahsili talebiyle dava açmış,mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
1475 sayılı İş Kanununun 14. maddesinde “Hizmet akdinin 17 nci maddenin II numaralı bendinde gösterilen sebepler dışında işveren tarafından veya 16 ncı maddenin I ve II numaralı bentlerinde gösterilen sebeplerle işçi tarafından veyahutta muvazzaf askerlik dolayısıyla feshi halinde üç yıldan fazla çalışmış olmak şartıyla işe başladığından itibaren her tam yıl için işçiye 15 günlük ücreti tutarında tazminat verilir. Altı aydan fazla süreler yıla tamamlanır.
İhtiyarlık aylığı bakımından bağlı bulundukları kurum veya sandıklardan aylık veya toptan ödeme almak amacıyla hizmet akdini fesheden işçiler de yukardaki fıkrada yazılı bulunan tazminata hak kazanır.İşçinin bu fıkra hükmünden faydalanabilmesi için aylık veya toptan ödemeye hak kazanmış bulunduğunu ve kendisine aylık bağlanması veya toptan ödeme yapılması için ihtiyarlık sigortası bakımından bağlı bulunduğu kuruma veya sandığa müracaat etmiş olduğunu belgelemesi şarttır. “ hükmü düzenlenmiştir.
Dosya kapsamından, davacının kurumdan emekli aylığı almak amacıyla 30.062014 tarihinde işinden istifa ettiği ve 1475 sayılı kanunun 14/3 maddesi gereğince belge almak üzere kuruma 18.06.2014 tarihinde başvuru yaptığı sabittir. İlgili madde ile kıdem tazminatı alabilmek için sigortalıya aylık veya toptan ödemeye hak kazandığının ve kendisine aylık bağlanması veya toptan ödeme yapılması için kuruma başvurduğunun belgelendirilmesi şartı getirildiğinden ve davacının kıdem tazminatını hak edecek kadar çalışması bulunduğundan, Kurum tarafından talep tarihinde ilgili belgenin verilmesi gerekirdi. Ancak kayıtlardaki eksiklik daha sonra giderilerek 18.07.2014 tarihinde, yani istifa ettiği tarihten 18 gün sonra kıdem tazminatı ile ilgili yazı davacıya verilmiş, dolayısıyla davacı makul sürede ilgili yazıyı Kurumdan almıştır.
Sigortalının fesih tarihinden kısa süre sonra (makul sürede) ............başvurması, fesih tarihi itibariyle de kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için aranan koşulları sağlaması halinde feshin emeklilik nedenine dayandığı sabit olmakla, kıdem tazminatına hak kazanır. Diğer bir anlatımla feshin emeklilik nedenine dayandığına ilişkin olarak, makul süre içerisinde irade açıklamasında veya bu iradeyi gösteren bir eylemde bulunulması halinde feshin emeklilik nedenine dayandığı kabul edilmelidir.
Somut davada, davacı makul sürede eksik belgeyi almış olduğundan ilgili iş yerine sunması halinde kıdem tazminatına hak kazanır. Ayrıca dosya içeriğine göre henüz iş yerinden talep edilemez veya kıdem tazminatı alamayacağına dair kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunmadan hak kaybına uğradığından bahisle Kurumdan tazminat talebinde bulunulması da yerinde değildir.
Yukarıda belirtilen hukuki ve maddi olgular ile davacının makul sürede ilgili belgeyi davalı Kurumdan almış olması karşısında davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, sair hususlar incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 14.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
..........