14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7150 Karar No: 2016/10076 Karar Tarihi: 05.12.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/7150 Esas 2016/10076 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2016/7150 E. , 2016/10076 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 16.10.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 08.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacılar vekili, davacıların maliki olduğu 26442 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına ibra edilen borç için konulan 19.09.2002 tarihli 5.000.000.000,00 ETL bedelli ipoteğin kaldırılmasını, borçlu olduklarının tespiti halinde 30.000 TL borcun depo edilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacıların mevcut ipotek nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine ve ipoteğin kaldırılmasına dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 14.05.2015 tarihli, 2015/5464-5542 sayılı ilamıyla davacıların bu davada aktif dava ehliyetleri olmadığından davanın reddi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında davaya konu taşınmazın paydaşlarından ..., ..., ....asli müdahale talebinde bulunmuş, yargılamanın sonucunda davacılar ... ile ...’ün bu davada aktif dava ehliyetleri bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş, kararın gerekçesinde de müdahale talep edenler nispi harcı yatırmadıkları için taleplerinin feri müdahale olarak değerlendirildiği, feri müdahil lehine hüküm verilemeyeceğinden müdahale talep edenler yönünden hüküm kurulmadığı açıklanmıştır. Hükmü, davacılar ve müdahale talep edenler vekili temyiz etmiştir. Asli müdahale, hukukumuzda ayrı (genel) bir kanun hükmü ile düzenlenmiş değildir. 6100 sayılı HMK’nın asli müdahale başlıklı 65. maddesinde ; “(1)Bir yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden üçüncü kişi, hüküm verilinceye kadar bu durumu ileri sürerek, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabilir. (2)Asli müdahale davası ile asıl yargılama birlikte yürütülür ve karara bağlanır.” hükmü getirilmiştir. O halde mahkemece, asli müdahale talebinde bulunan kişilere bu imkanın tanınması ve dava peşin harcının yatırılması için süre verilmesi gerekirken yazılı şekilde fer’i müdahil olarak kabul edilmek suretiyle sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.12.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.