Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6495
Karar No: 2014/8213
Karar Tarihi: 05.05.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/6495 Esas 2014/8213 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bu mahkeme kararı, bir taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemiyle açılan davanın kabul edilmesiyle ilgilidir. Temyiz istemleri reddedilmiştir. Ancak, bazı hatalar nedeniyle hüküm bozulmuştur. Bu hatalar şunlardır:
1. Bilirkişi raporu, sermaye faizi düşülmeden üretim giderlerini hesaplamıştır. Bu durum taşınmazın net gelirini düşük belirleyerek yanlış bir sonuca neden olmuştur.
2. Taşınmazın sadece davalıların murisi A.. E..'e ait payının 1/2'sinin kamulaştırıldığı halde, mahkeme tamamının bedeline hükmetmiştir.
3. Kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren yargılama sonunda, belirlenen bedele hükmedilmesi Anayasa'nın mülkiyet hakkını ihlal etmektedir. Bu nedenle, dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, ilk karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerekmektedir.
4. İlk kararında tespit edilip davalılar adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) varsa işlemiş mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesi gerekmektedir.
Detaylı kanun maddeleri ise şunlardır:
- Kamulaştırma Yasası (4650)
- Anayasa'nın 35. maddesi
- 6459 sayılı Kanunun 6. maddesi
- 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkranın (yürürlük tarihi 30.04.2013)
18. Hukuk Dairesi         2014/6495 E.  ,  2014/8213 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Göksun Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 15/12/2011
    NUMARASI : 2010/311-2011/731

    Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalı B.. E.. tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    1-Yargıtay uygulamalarına göre, dikkate alınması gereken özel bir neden veya yanlış bulunmadığı takdirde ciddi istatistiki bilgilere dayandığı bilinen gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğü ortalama verilerinin (dekar başına verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatı) değerlendirmeye esas alınması gerekir. Şu kadar ki, üretim giderlerinin içerisine tarla kirası, masrafların faiz karşılığı (sermaye faizi) ve genel idari giderler dahil edilmemelidir.
    Somut olayda ise, bilirkişi raporunda, resmi veri listesindeki üretim giderlerini oluşturan unsurlar arasında yer alan sermaye faizi düşülmeden hesaplama yapılmıştır. Böylece, üretim giderlerini yüksek almak suretiyle taşınmazın net gelirini düşük belirleyen bilirkişi kurulu raporunun hükme esas alınması,
    2-Dava konusu taşınmazın davalıların murisi A.. E.."e ait payının 1/2 olduğu, bu payın kamulaştırıldığı ve bilirkişi kurulunca düzenlenen ek raporda da davalı tarafın payı üzerinden kamulaştırma bedeli hesaplandığı halde, mahkemece taşınmazın tamamının bedeline hükmedilmesi,
    Kabule göre de;
    3-Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa"nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
    Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesi"nin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, ilk karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
    4-Mahkemenin ilk kararında tespit edilip idarece davalılar adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece infazda duraksama yaratacak şekilde fazla ödenen 911,04 TL"nin davacı kuruma varsa faizi ile birlikte iadesine biçiminde hüküm kurulması,
    Doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 05.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi