Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/5137 Esas 2016/10066 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5137
Karar No: 2016/10066
Karar Tarihi: 05.12.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/5137 Esas 2016/10066 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/5137 E.  ,  2016/10066 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


    Davacı tarafından, davalılar aleyhine 16.01.2001 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 13.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
    KA R A R
    Dava, iki adet taşınmazın ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece dava konusu 40 ada 128 parsel hakkında davanın reddine, 822 ada 128 parsel hakkında da satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından satışına karar verilen 822 ada 128 parsele ilişkin temyiz edilmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
    Paydaşlığın(ortaklığın) giderilmesi davasını paydaşlardan (ortaklardan) biri veya bir kaçı diğer paydaşlara (ortaklara) karşı açar. HMK hükmü uyarınca davada bütün paydaşların (ortakların) yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    6100 sayılı HMK’nın 50. maddesinde medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olan kişilerin davada taraf ehliyetine sahip olduğu belirtilmiş; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 8. maddesinde hak ehliyeti; 9. maddesinde fiil ehliyetinin kapsamı; 10. maddesinde ise koşulları düzenlenmiştir.
    HMK"nun 52/1 maddesinde, medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olmayanların, davada kanuni temsilcileri tarafından temsil edileceği hükme bağlanmıştır.
    Somut olayda:
    1-Dosyadaki nüfus ve tapu kayıtlarına göre; dava konusu taşınmazın maliki ... mirasçıları ..."in 2002 doğumlu, ..."in ise 2005 doğumlu olmaları sebebiyle reşit olmadıkları anlaşılmaktadır. Dava dilekçeleri ve diğer tebligatlar bu kişiler adına doğrudan yapılmıştır. Yaşları küçük olan davalıların, davada kanuni temsilcileri olan veli veya vasileri tarafından temsil edilmeleri gerektiği gözardı edilmiştir.
    2-Davada davalı olarak gösterilen ..."ın tapu maliki ..."in mirasçısı olmadığı, bu davalı hakkında açılan davanın reddi gerektiği ancak bu hususta bir karar verilmediği görülmüştür.
    3-Gerekçeli karar tebligatlarının usulüne uygun yapılmadığı; davalılardan ..."e Tebligat Kanununun 21. maddesine göre tebliğ yapılmış ise de komşu imzasının alınmadığı, davalılardan ....., ..., ... ve ..."e Tebligat Kanununun 21. maddesine göre tebliğ yapıldığı halde komşularına haber verilmediği anlaşılmıştır.
    Yukarıdaki 1 ve 3 no"lu bentlerde belirtilen nedenlerle taraf teşkili sağlanmadan; 2 no"lu bentte belirtilen nedenle davada taraf sıfatı bulunmayan davalı ... yönünden bu hususta hüküm kurulmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 05.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.