1. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/15048 Karar No: 2016/1357 Karar Tarihi: 09.02.2016
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/15048 Esas 2016/1357 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2014/15048 E. , 2016/1357 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, bir kısım davalıların mirasbırakanı olan ... ile dava dışı ölü... arasındaki alacak ilişkisi nedeniyle, ...tarafından ... aleyhine ... İcra Müdürlüğünün 1971/27 esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını ve ..."nın paydaşı olduğu tapunun Kasım 1951 tarihli ve 15 sıra numarasında kayıtlı taşınmaz üzerine ipotek konulduğunu, akabinde yapılan ihale ile taşınmazın ..."a ihale edildiğini ve dosya üzerinden 5.11.1971 tarihli ve 1971/27 numaralı yazı ile ... müdürlüğünden taşınmazın ... adına tescilinin istendiğini, ancak taşınmazın ... Mahkemesi"nin 1957/14 esas sayılı dosyasında davalı olması nedeniyle tescil işleminin yapılmadığını, 1957/14 esas sayılı dosyada 18/5/2005 tarihinde Kasım 1951 tarihli ve 15 sıra nolu taşınmazın 33 ve 34 parseller olarak ... ve diğer kişiler adına tesciline karar verildiği, kararın kesinleşmesi üzerine ... mirasçılarının taşınmazları adlarına tescil ettirdiklerini ve kısa aralıklarla el değiştirerek en son davalı ... adına tescil edildiğini, taşınmazların ihale alıcısı olan... edilmesi gerektiğini, davalıların kötüniyetli olduklarını ileri sürerek,... mirasçıları adına tescil edilen payın iptali ile ... mirasçıları adına tescile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece,... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2007/241 esas sayılı dosyasında verilen ve kesinleşen hükmün, eldeki dava bakımından kesin hüküm oluşturacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Bilindiği ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun (HMK) 303. maddesinde belirtildiği üzere; "Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir". Somut olayda; kesin hüküm olarak kabul edilen davada Hazine taraf olmadığından kesin hükümden bahsedilemez. Ancak, ilk davanın davacılarının (Mecit Vural mirasçılarının) iptal-tescil isteği reddedilmiş ise de, ... mirasçılarından bedel istemeleri olanağı bulunduğuna göre eldeki davada Hazinenin taraf sıfatı olduğundan söz edilemez. Hâl böyle olunca, mahkemece davanın reddine karar verilmesi, bu gerekçeyle ve sonucu itibariyle doğrudur. Davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 09.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.