19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/6836 Karar No: 2015/14433 Karar Tarihi: 10.11.2015
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/6836 Esas 2015/14433 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Malatya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) tarafından verilen bir tenfiz davasına ilişkin karar incelenmiştir. Davacı vekili, Londra Ticaret Mahkemesi'nin bir kararıyla ticari satış sözleşmesinden kaynaklanan 367.500 ABD Doları zararın tespit edildiğini belirterek, söz konusu yabancı mahkeme kararının tenfizi ile anaparanın işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, yabancı mahkeme ilamının usul şartlarının yerine getirilmediğini savunmuş ve uyuşmazlığa uygulanacak hukukun Türk Hukuku olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, tenfizi istenen kararın onaylı suretinin dava dilekçesine eklendiğini ve İngiliz Mahkemesi tarafından verilen kararın Türkiye'de infaz edilmesinin kamu düzenine aykırılık teşkil etmeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Kararın kanun maddeleri ise Türkiye ile İngiltere arasında imzalanan 28 Kasım 1931 tarihli mukavelename kapsamında her iki ülke mahkemelerinin kararlarının karşılıklı olarak tenfiz edileceği ve kararın Türk Mahkemelerinin münhasır yetkisine giren davalardan olmadığıdır.
19. Hukuk Dairesi 2015/6836 E. , 2015/14433 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tenfiz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.M.. R.. A.. ve davalı şirket temsilcisi B..G.. ve vek.Av.T.. S.. gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan davalı şirket temsilcisi ve avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, Londra Ticaret Mahkemesi’nin 13.02.2013 tarihli kararı ile, taraflar arasındaki ticari satış sözleşmesinden dolayı davacının 367.500 ABD Doları zarara uğradığının tespit edilip, davacı lehine verilen kararın kesinleştiğini belirterek, söz konusu yabancı mahkeme kararının tenfizi ile 367.500 ABD Doları anaparanın işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış tercümesinin dava dilekçesine ekli olmadığını, usul şartları yerine getirilmediğinden, dava dilekçesinin usulden reddi gerektiğini, yabancı mahkeme kararının kamu düzenine aykırı olduğunu, uyuşmazlığa uygulanacak hukukun Türk Hukuku olduğunu, sözleşmenin varlığının ispat edilememesi nedeni ile tenfiz isteminin reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, tenfizi istenen kararın onaylı suretinin dava dilekçesine eklendiği, aslının da mahkemenin istemesi halinde veya ilk celsede ibraz edileceğinin bildirildiği ve ilk celsede yasanın amir hükmü çerçevesinde karar aslının ve noter onaylı Türkçe tercümesinin ibraz edilerek bu eksikliğin giderildiği, Türkiye ile İngiltere arasında 28 Kasım 1931 tarihinde imzalanan ve 5 Temmuz 1932 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren mukavelename kapsamında her iki ülke mahkemelerinin kararlarının karşılıklı olarak tenfiz edileceği hususunda anlaşma yapıldığı, tenfizi istenen dava konusu yabancı mahkeme kararının taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayandığı ve Türk Mahkemelerinin münhasır yetkisine giren davalardan olmadığının da kabulü gerektiği, karar metninden anlaşıldığı üzere davalı tarafın davaya katılıp, yazılı beyanlarda bulunduğu ve kararın kendisine tebliğ edildiği, İngiliz Mahkemesince verilen kararın Türkiye’de infaz edilmesinin herhangi bir kamu düzenine aykırılık teşkil etmeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 10.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.