3. Hukuk Dairesi 2016/16009 E. , 2017/4779 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı babası ile annesinin boşandıklarını, bu süreçte davalı ile 4-5 yıldır görüşmediğini ve kendisine maddi katkı yapmadığını, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Kamu Yönetiminde ikinci öğretimde 3. sınıfta okuduğunu, apart bir yurtta kaldığını, aylık 450 TL kira ödediğini, ayrıca, yıllık harç, kitap, gereçler, beslenme, ulaşım gibi giderlerinin olduğunu, tüm giderlerini annesinin karşıladığını belirterek, aylık 600 TL yardım nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; açılan davayı kabul etmediğini, davacının annesinin de emekli maaşı olduğunu, tüm yaşamı boyunca çocuklarını en iyi şekilde yetiştirmek için elinden geleni fazlasıyla yaptığını, boşanma davasında tüm mal varlığını davacının annesine verdiğini, ikinci ortak konutun kirasını kızı adına yatırılmasını istediğini, kendisinin de zor şartlar altında yaşadığını, borçların ve boşanma kararında verilen tazminatın belini büktüğünü, kızının lüks olmayan bir yurda geçmesinin uygun olacağını, israftan kaçınması gerektiğini ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, karar tarihinden geçerli olmak üzere aylık 400 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirmemesi nedeniyle davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, mahkemece hükmün 4.bendinde davacı lehine vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün 4.bendinde yer alan "Davacı vekili için takdir olunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre 1.800 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine," ifadesinin hükümden çıkarılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 05.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.