10. Ceza Dairesi 2016/1304 E. , 2016/2721 K.
"İçtihat Metni"
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Suç Tarihi : 01/01/2014
Hüküm : Mahkûmiyet
Temyiz Eden : Sanık
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 31.10.2012 tarih, 2011..esas ve 2012/..karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; bozmanın sirayetinin, hükmü temyiz etmeyenlerin veya temyiz isteği reddedilenlerin, temyiz edenlerden daha ağır bir ceza ile cezalandırılmaları adaletsizliğini gidermek amacıyla 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 325 ve 5271 sayılı CMK"nın 306. maddelerinde düzenlendiği, bu suretle temyiz edenler lehine oluşacak durumdan temyiz etmeyenlerin de yararlandırıldığı, ancak bozmanın sirayetinde yerel mahkeme hükmünün, temyiz etmeyen sanık yönünden bozulmadığı, anılan maddeler uyarınca sanığın bozma kararının sonucundan yararlandırıldığı ve lehe bozmadan yararlanan sanığın, bozmadan sonra yeniden kurulan hükmü temyize yetkisi bulunmadığı gözetilerek; Dairemizin 30.04.2015 tarihli, 2014/.. esas ve 2015/..karar sayılı ilamı ile temyiz isteğinin süresinden sonra yapılması nedeniyle reddine karar verilen, ancak diğer sanık İ.. P.. hakkındaki bozmadan CMUK"nın 325. maddesi uyarınca yararlandırılan sanık hakkında, Mahkemenin Dairemizin bozma kararına uyarak verdiği 14.01.2016 tarihli hükmü sanığın temyiz yetkisi bulunmadığından, CMUK"nın 317. maddesi gereğince temyiz isteğinin REDDİNE, Üye M....."ün karşı oyu ve oyçokluğuyla 03.10.2016 tarihinde karar verildi.
KARŞI OY GEREKÇESİ
A) TARTIŞMANIN KONUSU:
Tartışmanın konusunu, ilk hükmü temyiz etmeyen ya da süresinde olmadığı için ./..
temyiz isteği reddedilen sanığın, aynı olayın diğer sanığı hakkındaki hükmün bozulması üzerine, bozmaya uyularak ve sirayet de kabul edilerek kurulan yeni hükmü temyiz etme hakkının bulunup bulunmadığı oluşturmaktadır.
B) KONUYLA İLGİLİ YASAL DÜZENLEMELER:
1- 1412 sayılı CMUK"nın, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan hükümleri:
a) “Hükmün bozulmasının diğer maznunlara sirayeti” başlıklı 325. madde:
Hüküm, cezanın tatbikatında kanuna muhalefet edilmesinden dolayı maznun lehine olarak bozulmuşsa ve bozulan cihetlerin temyiz talebinde bulunamamış olan diğer maznunlara da tatbiki kabil olursa bu maznunlar dahi temyiz talebinde bulunmuşcasına hükmün bozulmasından istifade ederler.
b) “Temyizi kabil olan ve olmayan hükümler” başlıklı 305. madde:
Ceza Mahkemelerinden verilen hükümler temyiz olunabilir. Ancak, onbeş sene ve ondan yukarı hürriyeti bağlayıcı cezalara ait hükümler hiç bir harç ve masrafa tabi olmaksızın Yargıtayca resen tetkik olunur.
1. İkimilyar liraya kadar (İkimilyar dahil) para cezalarına dair olan hükümler,
2. Yukarı sınırı onmilyar lirayı geçmeyen para cezasını gerektiren suçlardan dolayı verilen beraat hükümleri,
3. Bu Kanun ile sair kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümler,
Temyiz olunamaz.
...
2- 5271 sayılı CMK"nın ilgili hükümleri:
a) “Hükmün bozulmasının diğer sanıklara etkisi” başlıklı 306. madde:
Hüküm, sanık lehine bozulmuşsa ve bu hususların temyiz isteminde bulunmamış olan diğer sanıklara da uygulanması olanağı varsa, bu sanıklar da temyiz isteminde bulunmuşçasına hükmün bozulmasından yararlanırlar.
b) “Kanun yollarına başvurma hakkı” başlıklı 260. maddenin 1. fıkrası:
Hâkim ve mahkeme kararlarına karşı Cumhuriyet savcısı, şüpheli, sanık ve bu Kanuna göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır.
C) KONUNUN İRDELENMESİ:
Sanık M.. ile diğer sanık İ..in mahkûmiyetine ilişkin ilk hüküm sanık İ..in müdafii ile sanıklar tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce sanık M..nın temyiz isteğinin süre yönünden reddine, diğer sanık İ.. hakkındaki hükmün bozulmasına ve bozmanın temyiz isteği reddedilen sanık M..ya sirayetine karar verilmiştir.
Yerel Mahkeme bozmaya uymuş ve sirayeti de kabul ederek sanık M.. hakkında yeniden hüküm kurmuştur. Hükmolunan ceza 11 yıl hapis ve 60000 TL adlî para cezasıdır. Bu hüküm sanık M..tarafından yasal süre içinde temyiz edilmiştir.
Diğer sanık hakkındaki bozmaya uyularak ve sirayet kabul edilerek sanık M.. hakkında yeniden hüküm kurulduğu için, ilk hüküm ortadan kalkmıştır. Ortadan kalkmış olan ilk hükmün kesinleştiğini ileri sürmek mümkün değildir.
Hükümlere karşı, kural olarak temyiz yasa yolu açıktır. Yasa yolunun kapatılması için açık hüküm bulunmalıdır. Haklara ilişkin kurallar, dar yoruma tabi tutulamaz. Sirayet üzerine yeni bir hüküm kurulduğuna ve aksine bir yasal düzenleme bulunmadığına göre, ilk hükmü temyiz etmemiş ya da temyiz isteği süresinde olmadığı için reddedilmiş olsa bile sanık sirayet üzerine kurulan yeni hükmü temyiz edebilir.
D) SONUÇ: Açıkladığım nedenlerle;
İlk hükme yönelik temyiz isteği süre yönünden reddedilmiş olsa bile, sanık M..hakkında sirayet üzerine kurulan yeni hükmü sanığın temyiz etme hakkının bulunduğu ve
yasal süre içindeki temyiz isteği üzerine hükmün incelenmesi gerektiği kanısında olduğumdan, “temyiz yetkisi bulunmadığı gerekçesiyle temyiz isteğinin reddine” ilişkin çoğunluk görüşüne katılmıyorum. 03.10.2016