15. Ceza Dairesi Esas No: 2019/8983 Karar No: 2019/10208 Karar Tarihi: 21.10.2019
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/8983 Esas 2019/10208 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2019/8983 E. , 2019/10208 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Sanık hakkındaki hükmün açıklanması ile 765 sayılı TCK"nın 342/1, 59/2, 504/3, 522, 59/2 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık hakkında kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanması üzerine sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık hakkında kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 15/06/2011 tarihinde kesinleştiği, denetim süresi içerisinde gerçekleşen suç tarihinin ise 02/07/2014 olduğu anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK’nın 231/8 son maddesi gereğince, denetim süresi içinde dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede, Sanığın, tamamen sahte tanzim edilmiş 230 TL bedelli çeki vererek katılan...’dan domates satın almak suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda; 1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hüküme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde, Katılanın sanığa yönelik teşhisi, tanık beyanları, banka yazısı ile tüm dosya kapsamına göre, sanığın mahkumiyetine yönelik mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hüküme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde, 08/04/2005 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar, 765 sayılı TCK’ nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık dava zamanaşımı ile duran zamanaşımı süresi de dikkate alınarak yapılan incelemede, zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 21/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.