Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/33443
Karar No: 2017/1848
Karar Tarihi: 09.02.2017

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/33443 Esas 2017/1848 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Eğitim ve Kültür Dairesi Başkanlığı bünyesinde çalışan bir usta öğretici olarak iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini, ancak kıdem tazminatı ve işçilik alacaklarının ödenmediğini iddia ederek davalıdan tazminat talebinde bulundu. Davalı ise davacının kısmi süreli çalıştığını, hizmet sözleşmesiyle çalışmadığını, zamanaşımı bulunduğunu ve eksik ödeme olmadığını savundu. Mahkeme davacının taleplerinin kısmen kabul edilmesine karar verdi. Davalı tarafın temyiz başvurusu üzerine yapılan incelemede, davacının ders saati ücretiyle çalıştığı ve çalıştığı sürenin günlük ortalama saat süresinin bulunarak hesaplanması gerektiği belirtilerek, çalışma süreleri ve ücretlerin yeniden hesaplanarak karar verilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, mahkemenin davacının yıllık ücretli izin alacağının hesaplanması sırasında yanlış hesaplama yaparak davacının talebi aşılarak karar verdiği belirtildi. Kanun maddeleri olarak, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 177. maddesi ıslahın tahkikat tamamlanıncaya kadar yapılabileceğini belirtirken, 6222 sayılı Kanun'un 25. maddesi hakimin tarafların talep sonuçlarına göre karar vermesini, 26. madd
22. Hukuk Dairesi         2016/33443 E.  ,  2017/1848 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının ... Büyükşehir Belediyesine bağlı Eğitim ve Kültür Dairesi Başkanlığı bünyesinde usta öğretici olarak çalıştığını, iş sözleşmesini haklı sebeplerle feshettiğini, alacak ve tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının kısmi süreli çalıştığını, hizmet sözleşmesi ile çalışmadığını, görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, zamanaşımı bulunduğunu, eksik ödeme olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, bozma ilamına uyulmakla alınan bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Gerek mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 84. maddesinde gerekse 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 177. maddesinde ıslahın ancak tahkikat tamamlanıncaya kadar yapılabileceği hükme bağlanmıştır.
    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 13.05.2016 tarihli ve 2015/1 esas ve 2016/1 karar sayılı ilamında da bozma sonrası ıslahın mümkün olmadığı kesin bir şekilde belirtilmiştir. Bu sebeple, dava konusu taleplerin bozmadan sonra yapılan ıslah doğrultusunda hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Somut olayda, davacının aylık maktu ücretle değil 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu"nun 176. maddesi ve dosya içeriğinde yer alan taahhütnamelere göre ders saati ücreti ile çalıştığı anlaşılmaktadır.
    Dairemizce, usta öğreticiler bakımından uygulanan kriterlere göre; öncelikle davacının bir ayda çalıştığı toplam ders saati süresi, o ayda fiilen çalıştığı toplam gün sayısına bölünerek günlük ortalama çalışma saat süresi bulunmalıdır. Bulunan günlük ortalama çalışma saat süresinin, ders saati ücreti ile çarpılması neticesinde ulaşılan miktar nazara alınarak çalışma karşılığı olmayan hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günleri ücretleri hesaplanmalıdır. Bu hesaplama, her ay için ayrı ayrı yapılmalıdır. Örnek vererek açıklamak gerekirse; ilgili ayda toplam yüzkırk ders saati fiilen çalışan bir usta öğreticinin, o ay için aylık fiilen çalıştığı gün sayısının yirmi gün olduğu ve ders saati ücretinin ise 10,00 TL olduğu kabul edilirse; bu ayda çalışılan toplam ders saatinin (140 saat) fiilen çalıştığı toplam gün sayısına (20 gün) bölünmesi neticesinde, günlük ortalama çalışma saat süresinin yedi saat olduğu sonucuna ulaşılacaktır. Söz konusu günlük ortalama çalışma saat süresinin (7 saat), ders saati ücreti (10,00 TL) ile çarpımı neticesinde ulaşılan 70,00 TL miktarı çalışma karşılığı olmayan bir günlük hafta tatili veya ulusal bayram ve genel tatili ücretidir.
    ... husus da belirtilmelidir ki, somut olayda taraflar arasında akti tatile ilişkin bir anlaşma olmadığından, usta öğretici olan davacının 4857 sayılı İş Kanunu hükümlerine göre çalışma karşılığı olmadan ücreti ödenmesi gerekli hafta tatili gününün haftada sadece bir gün olduğu kabul edilmelidir.
    Aylık ücret miktarının belirlenmesine gelince; usta öğreticiye ilgili ay için, o ayda fiilen çalıştığı ders saati ile ders saat ücretinin çarpımı neticesinde bulunacak tutara, o ayda çalışma karşılığı olmayan hafta tatili günleri için hesaplanan ücret tutarı eklenmeli ve ulaşılan sonuç aylık ücret miktarı olarak esas alınmalıdır. Örneğin, ilgili ayda, toplam yüzkırk ders saati fiilen çalışan ve ders saati ücreti 10,00 TL olan bir usta öğreticinin, fiili çalışması karşılığı hak kazandığı tutar 140 X 10,00 TL = 1.400,00 TL"dir. Yukarıdaki paragraftaki hesaplamaya göre, çalışma karşılığı olmayan hafta tatili gününün ücretinin 70,00 TL olduğu ve ilgili ay için çalışma karşılığı olmadan toplam dört günlük hafta tatili ücretinin bulunduğu kabul edilirse, bu ay için ödenmesi gerekecek toplam çalışma karşılığı olmayan hafta tatili günü ücreti 70,00 TL X 4 = 280,00 TL olacaktır. 1.400,00 TL ile 280,00 TL"nin toplamı neticesinde ulaşılan 1.680,00 TL miktarı, aylık ücret miktarı olarak tespit edilmelidir.
    İşçilik alacaklarının hesaplanmasında esas alınması gereken çalışma süresinin nasıl belirlenmesi gerektiği meselesine gelince; fiilen çalışılan gün sayısı ile çalışma karşılığı olmadan ücrete hak kazanılan hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil gün sayısı toplanmalı ve ulaşılan süre toplam çalışma süresi olarak esas alınmalıdır.
    Mahkemece, dava konusu alacakların hesaplanmasında, yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olguların nazara alınmadan sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. Açıklanan hususlar nazara alınarak dava konusu tüm alacaklar yeniden hesaplanmalıdır.
    4-Dosya içeriğine göre davacı dava dilekçesinde; yıllık ücretli izin alacağına ilişkin olarak yüzon gün yıllık izin hakkı olduğunu belirtmiştir. Ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının yüzkırk gün yıllık izin hakkı olduğu kabulü ile hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Kanun"un 25. maddesi gereğince, "Kanunda öngörülen istisnalar dışında hakim iki tarafın söylemediği vakıaları kendiliğinden dikkate alamaz." devamı 26. maddesi gereğince "hakim tarafların talep sonuçları ile bağlıdır." düzenlemesi mevcuttur. Hal böyle olunca yıllık ücretli izin alacağının dava dilekçesinde belirtilen çalışma düzenine göre hesaplanması gerekirken talep aşılarak yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi