Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11240
Karar No: 2016/508
Karar Tarihi: 02.02.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/11240 Esas 2016/508 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/11240 E.  ,  2016/508 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden ... vekili Avukat ... ile aleyhine temyiz istenilen Hazine vekili Avukat ....ile .... vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında .... Köyü çalışma alanında bulunan 210 ada 3 parsel sayılı 8.789,99 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesinde 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve davalı ..."un kullanımında bulunduğu belirtilerek tarla niteliği ile davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., evveliyatında çekişmeli taşınmaz ile kendi adına kullanıcı şerhi verilen dava dışı 210 ada 4 parsel sayılı taşınmazın bir bütün olduğunu, sonradan eşit olarak paylaşıldığını, ancak davalı kardeşi adına daha fazla yer yazıldığını öne sürerek davalı adına yazılan fazlalık kısmın iptali ile adına tespit edilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ..., lehine zilyetlik şerhi bulunan komşu 4 parsel sayılı taşınmaz ile davaya konu taşınmaz eşit yüzölçümlü olarak paylaşıldığı halde tespit sırasında davalının kullanıcısı olduğu çekişmeli taşınmazın yüzölçümünün daha fazla tespit edildiğini öne sürerek dava açmıştır. Davalı ... ise keşifteki beyanında kullanımın taksim sonucu belirlenen sınırlara uygun olduğunu ileri sürmüştür. Çekişmeli 210 ada 3 parsel sayılı taşınmaz ile komşu 4 parsel sayılı taşınmazın evveliyatında bir bütün halde tarafların murisi ..."a ait iken ölümüyle mirasçıları arasında yapılan taksimle davacı ve davalıya kaldığı, ikisi arasında da paylaşıldığı hususu tartışmasız olup esasen bu yön mahkemenin de kabulündedir. Çözümlenmesi gereken husus paylaşma sonucu aradaki sınırın nereden geçtiği, tespit gününe kadar aradaki sınırın değişip değişmediği, kullanım kadastrosunun hangi sınıra göre yapıldığının belirlenmesinden ibarettir. Davacı taraf beş tanık, davalı taraf iki tanık (ortak tanık) bildirmiş, taşınmaz başında yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tespit bilirkişisi aradaki sınırın neresi olduğunu bilmediklerini söylemişler, ortak tanık ..., muristen kalan tüm taşınmazları eşit yüzölçümlü olarak taksim ettikleri, bu güne kadar da taksime uygun şekilde kullandıklarını, kadastro sırasında ise bir kısım mirasçıların yerinin eksik çıktığını söylemiştir. Ancak, ortak tanığa sınırın neresi olduğu sorulmamıştır.
Öte yandan; zirai bilirkişi, raporuna ekli fotoğraf üzerine her iki taşınmaz arasında "an" diye tabir edilen sınırı işaretlemiş ise de fen bilirkişi raporunda bu sınırın kadastroda belirlenen sınır olup olmadığı izah edilmediği gibi, kadastro paftası ile uydu fotografının çakıştırılması sonucu düzenlenen renkli harita üzerinde de iki taşınmaz arasında sınır olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Keşiften sonra duruşmada dinlenen ortak tanık Süleyman Sargın ise taksim sırasında davacı ile davalı arasındaki sınırı traktörle kendisinin belirlediğini, ancak iki tarafın da aynı kişiye icara verdiğini, icar alan kişinin de aradaki sınırı bozarak taşınmazları bir bütün olarak kullandığını beyan etmiş, ancak taşınmaz başında dinlenmediği için kendisinin sınır olarak nereyi bildiğini göstermesi imkanı hasıl olmamıştır. Diğer bir anlatımla, kullanım kadastrosunda belirlenen sınırın taraflar arasında yapılan taksim sonucunda belirlenen sınır olup olmadığı net olarak belirlenememiştir. O halde; mahallinde yaşlı, tarafsız, taşınmazları iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, tespit bilirkişileri, tarafların bildirmiş olduğu tanıklar ile keşif yapılmalı, yapılacak keşifte, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklarından taksim sırasında aradaki sınırın nereden geçirildiği, tespite kadar bu sınıra riayet edilip edilmediği, özellikle ortak tanık ......"ın beyanında belirttiği gibi icara verilen kişi tarafından aradaki sınırın bozulup bozulmadığı, bozulmuş ise öncesinde sınırın nereden geçtiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; beyanlar arasında çelişki olması halinde usulüne uygun şekilde giderilmeye çalışılmalı, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu husus göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.1350,00 TL vekalet ücretinin aleyhine temyiz olunan taraftan alınarak, duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı tarafa verilmesine,
peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine,
02.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.











Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi