16. Ceza Dairesi Esas No: 2016/207 Karar No: 2016/2909 Karar Tarihi: 04.05.2016
İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/207 Esas 2016/2909 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Aslıye Ceza Mahkemesi, TCK'nın 267/1, 62, 50 ve 52. maddelerine göre bir kişiyi iftira suçundan mahkum etti. Suçun oluşabilmesi için, hukuka aykırı bir fiil isnat etmenin yanı sıra soruşturma veya kovuşturma başlatılmasını sağlamak için yapılmış olması gerekiyor. Ancak bu durumda, sanığın dilekçelerinin işleme konulmadığı iddiaları somut vakıalara dayanıyor ve Anayasal şikayet hakkını kullanma niteliğinde olduğu anlaşıldığından suç oluşmadı. Bu nedenle, sanık beraat yerine mahkum edildi. Kanun maddeleri: TCK 267/1 (iftira suçu), TCK 62 (hukuka uygunluk), TCK 50 (yargılama usulü), TCK 52 (temyiz).
16. Ceza Dairesi 2016/207 E. , 2016/2909 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : İftira Hüküm : TCK"nın 267/1, 62, 50, 52. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: İftira suçunun oluşabilmesi için; yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesinin gerektiği, somut olayda; sanığın ...Gençlik Hizmetleri ve Spor müdürü olan mağdur hakkında tanıklar ... ve ..."un kimlik bilgilerini kullanarak..."e “futbol sahası, kapalı spor salonu ve çim sahayı kullanmalarına müsaade edilmediğini, bu durumun müdür olan ..."na iletmelerine rağmen herhangi bir işlem yapılmadığını, dilekçelerinin işleme konulmadığını” şeklindeki iddialarının maddi vakıalara dayandığı ve eyleminin suç işlemediğini bildiği kimseye suç atmak biçiminde olmayıp Anayasal şikayet hakkını kullanma niteliğinde bulunduğu tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, yasal unsurları itibariyle oluşmayan iftira suçundan sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 04.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.