15. Ceza Dairesi 2019/8622 E. , 2019/10125 K.
"İçtihat Metni"Sanıklar ... ve ... (...) Biltekin hakkında, Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin 19/10/2012 tarihli ve 2012/255 sayılı kararı ile resmi belgede sahtecilik suçundan ikişer kez ayrı ayrı 5237 sayılı TCK.nın 204/1, 62, 51, 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, nitelikli dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı TCK.nın 158/1-f-h, 62/1, 53. maddeleri uyarınca ikişer kez ayrı ayrı 2 yıl 6 ay hapis ve 40160 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, sanık ... hakkında, resmi belgede sahtecilik suçundan 5237 sayılı TCK.nın 204/1, 62, 53/1. maddeleri uyarınca ikişer kez 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, nitelikli dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı TCK.nun 158/1-f-h, 62/1, 53. maddeleri uyarınca ikişer kez 2 yıl 6 ay hapis ve 40160 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu kararın sanıklar tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 20/04/2017 gün ve 2017 /3785 Esas ve 2017 /9705 sayılı kararı ile sanık ..."ın temyiz talebinin süresinde yapılmadığından reddine, sanıklar ... ve ... hakkında ise nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hüküm para cezası açısından doğrudan para cezası tayin edilemeyeceğinden bahisle, "hüküm fıkrasından, adli para cezasına mahkumiyete ilişkin uygulamanın tamamen hükümden çıkartılarak yerine, “Sanıkların, 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f-son maddesi gereğince 2410 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 62. maddesi gereğince cezasından 1/6 oranında indirim yapılarak 2008 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 52/2 maddeleri gereğince günlüğü 20.00 TL"den hesap edilmek üzere sonuç olarak 40.160 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ifadeleri yazılmak suretiyle hükümlerin "düzeltilerek onanmasına", yine, sanıklar ... ve ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinin "Sanıklar hakında resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulurken bu suç nedeniyle doğrudan meydana gelen maddi bir zarar bulunmadığı halde, elde ettikleri menfaati iade etmedikleri gerekçesi ile sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi" yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle hükümlerin "bozulmasına" karar verilmiştir.6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun"un yürürlüğe girmesi üzerine anılan kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 308.maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"ndan yapılan itiraz üzerine dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itiraz dilekçesinde sanıklar ... ve .... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hüküm yönünden ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden İTİRAZIN KABULÜNE,
Dairemizin 20/04/2017 gün ve 2017 /3785 Esas ve 2017 /9705 Karar sayılı sanıklar ... ve ... hakkındaki nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin düzeltilerek onama ilamının KALDIRILMASINA,
Sanıkların ortak olarak market işlettikleri, işyerinin vergi levhasının sanık ..."in kızı ...adına olduğu, sanık ..."ın da adı geçen sanıklarla ticari ilişki içinde olduğu, Sanıklar .... ve ...."ın katılanların ortak olarak çalıştırdıkları işyerine giderek pirinç satın aldıkları ve karşılığında keşidecisi ... olan 04/12/2008 tarihli 11.500 TL bedelli çeki verdikleri, birkaç gün sonra sanık ..."ın tek başına giderek yine pirinç satın aldığı ve keşidecisi ... olan 11/12/2008 tarihli 12.600 TL bedelli çeki verdiği, daha sonra sanık ..."ın çeklerin çalındığı gerekçesiyle bankaya ödemeden men talimatı verdiğinin iddia edildiği somut olayda,
1-Sanıklar ... ve ..."in, savunmalarını müdafileri huzurunda yapacaklarını beyan etmiş olmalarına rağmen, yargılamaya müdafi katılımı sağlanmadan ve savunma hakları kısıtlanarak hüküm kurulması,
2-Aynı işyerinden hukuki ve fiili kesinti meydana gelmeden birkaç gün içerisinde iki defa alışveriş yapılmasının nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden zincirleme suç mahiyetinde olduğu gözetilmeden sanıklar hakkında ayrı ayrı ikişer kez ceza tayin edilmesi,
Kabule göre de; 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin TCK"nın 158/1-f-h maddesi gereğince doğrudan haksız elde olunan yararın iki katı belirlenip, belirlenen miktar üzerinden indirim yapılması suretiyle hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 2. maddedeki bozma nedeninin aynı Kanun’un 325. maddesi gereğince temyiz talebinde bulunmayan sanık ...’a sirayetine, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, sanıklar ... ve ..."ın cezalarının İNFAZIN DURDURULMASINA, başka suçtan tutuklu ve hükümlü değilse bu suçtan derhal tahliyesi için ilgili Cumhuriyet başsavcılıklarına müzekkere yazılmasına, 17/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.