15. Ceza Dairesi 2017/5003 E. , 2019/10118 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK’nın 204/1, 53.
TCK’nın 158/1-f, 52, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ve sanığın eşinin vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ..."ın Kayseri ilinden Kütahya iline gelerek önce kendi üzerine bir işyeri açtığı, daha sonra piyasaya borçlanması ve işlerinin iyi gitmemesi üzerine temyize gelmeyen diğer sanık ..."yi kendi yanına işe aldığını belirterek başka bir işyeri açtığı, işyerinin resmiyette sanık ... üzerine olmasına rağmen, gerek resmi gerek parasal gerekse ticari işlerini sanık ..."ın yürüttüğü, bu kapsamda piyasadan bulduğu çekleri mal aldığı kişilere bizzat sanık ..."ın verdiği, ancak bazen kendisinin dükkanda olmadığı dönemlerde şirket yetkilisi olarak bu çekleri sanık ..."a imzalattığı, mağdur ..."nun da sanık ..."e satmış olduğu masa sandalye karşılığında sanık ..."den katılan ...’in yetkilisi olduğu... İnşaat Turizm Yatırım Tanıtım ve Mağazacılık Ticaret Anonim Şirketi"ne ait Türkiye Garanti Bankası ... Şubesindeki ... numaralı çek hesabından,... no"lu, 30.01.2010 keşide tarihli ve 4.500 YTL bedelli çeki aldığı, mağdurun çeki kardeşi tanık ...’ya verdiği, ticari alışveriş sonrasında önce...oradan da ... Şti’ne ciro yoluyla devredilen çekin, ... tarafından 14/12/2009 günü tahsil için bankaya ibraz edilmesi üzerine tamamen sahte olarak düzenlendiğinin tespit edildiği, ...Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü"nce yapılan inceleme "çekin ön yüzünde atılı olan keşideci imzası ve arka yüzünde birinci cironta konumundaki... adına atılı olan imza ile ...,...,..., ... ve..."ın mevcut mukayese imzaları arasında adı geçen şahısların elinden çıktığını gösterir nitelik ve yeterlilikte uygun kalibratik bulgular tespit edilemediği, tetkik konusu çekin arka yüzünde ikinci cironta konumundaki ... adına atılı olan imza ile sanık ...’nin mevcut mukayese imzaları arasında; imzaların genel şekli imza içerisindeki bazı kalem hareketlerinin yapılışları ve son hattın bitirilişi yönünden benzerlikler görülmüş olup belirtilen bu imzanın sanık ...’nin elinden çıktığının değerlendirildiği, bahse konu çekin ikinci cironta konumundaki... adına atılan imza ile ..., ...,..., ve ..."ın mevcut mukayese imzaları arasında adı geçen şahısların elinden çıktığını gösterir nitelik ve yeterlilikte uygun kalibratik bulgular tespit edilemediğinin bildirildiği, bu suretle sanığın resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda;
Mağdur ...’nun savcılıkta alınan beyanında, sanık ...’e sattığı büro malzemeleri karşılığı 4.500, 3.500 ve 2.700 TL’lik 3 adet çek aldığını beyan ettiği ve sanıklar ... ve ... hakkında, İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 04/07/2014 tarih, 2013/176 Esas ve 2014/337 Karar sayılı kararıyla, mağdur ...’ya yönelik, 4.500 TL bedelli çekle ilgili resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından yargılama yapılarak hüküm kurulduğunun anlaşılması karşısında, öncelikle mükerrer uygulamalara yer verilmemesi ve 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesinin uygulanma koşullarının da değerlendirilmesi açısından, mağdur ...’dan 2.700 TL bedelli çekin akıbeti sorulup, çekle ilgili soruşturma veya kovuşturma yapılıp yapılmadığı araştırılıp; yapılmışsa dosyasının ve İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 04/07/2014 tarih, 2013/176 Esas ve 2014/337 Karar sayılı dava dosyası getirtilerek incelenmesi, olanaklı olduğu takdirde davaların birleştirilmesi, birleştirme olanaklı olmaz ise dosyaların onaylı birer örneği dosya arasına alınıp, tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik kovuşturma ile yazılı biçimde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık ve sanığın eşinin vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 17/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.