MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanıklar ... ve Süleyman Turan ... hakkında her iki suçtan beraat, sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan; TCK"nın 158/1-f-son , 52/2, 53 maddeleri uyarınca 4 yıl hapis ve 107.000 TL adli para cezası, resmi belgede sahtecilik suçundan; TCK"nın 204/1, 53, maddeleri uyarınca 3 yıl hapis cezası.

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın satış yetkisi kendisinde olan biçerdöveri satmak üzere internet ortamında ilan verdiği, telefonda katılanla görüştükten sonra katılanın yanına gelen sanıkların biçerdöverin satışı hususunda 53.500 TL"ye anlaştıkları, sanıkların katılana 1.000 TL nakit para ve 27.500 TL ve 25.000 TL bedelli iki adet sahte çek vererek sanık ... adına biçerdöverin satış yetkisini içeren vekaletname aldıkları, sonrasında ise biçerdöveri üçüncü bir şahsa sattıkları, böylece sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia olunan olayda;
1-Sanık ... yönünden yapılan incelemede;
Katılan beyanı, sanıkların savunmaları, bilirkişi raporu ve diğer bilgi ve belgeler nazara alındığında, savunmanın aksine sanığı cezalandırılabilmesi için her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık ... ve ... yönünden yapılan incelemede;

a-) 26/07/2012 tarihli ekspertiz raporunda suça konu çeklerin orijinal olduğu kanaatinin belirtilmesi, sanık ..."in kolluktaki savunmasında suça konu çeki çekleri ... ilinde faaliyet gösteren, ismini hatırlamadığı ... ticaret isimli işyerinin yetkilisinden aldığını savunması, katılanın pazarlığı sanıklar ... ve...ın yaptığını, aldığı peşinatı da bu iki sanıktan aldığını beyan etmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; çekte keşideci ve ciranta olarak görünen şirket yetkililerinin tespit edilerek konuya ilişkin beyanlarının alınması, gerekli görülmesi halinde bu kişiler yönünden imza ve yazı incelemesi yaptırılması, çekin... yetkililerine ait olmadığının anlaşılması halinde çekin sanık ... tarafından katılana verildiği sırada, sanık ..."ın da huzurda olup olmadığı hususunun da sorulması ve sanıkların hukuki durumunun toplanan delillere göre tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
b-) Kabule göre de;sanık ... yönünden; 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK"nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması ve iki çek bedelinin toplam 52.500 TL olmasına rağmen toplam satış bedeli olan 53.500 TL üzerinden ceza tayini,
c) TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/09/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.