Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/6246 Esas 2014/8024 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6246
Karar No: 2014/8024
Karar Tarihi: 29.04.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/6246 Esas 2014/8024 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Doğanşehir Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından, Kamulaştırma Yasasına dayanarak bir taşınmaz malın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemiyle açılan davada, dava kabul edilmiştir. Ancak, yasal düzenlemeler ve Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına göre, kamulaştırma bedelinin tespiti davalarında uzun süren bir yargılama sonrası belirlenen bedele hükmedilmesi, mülkiyet hakkının ihlali anlamına geldiği için, tazminat ödenmesi gerekmektedir. Bu sebeple, kanun koyucu tarafından getirilen faiz hükmüyle birlikte, bu tür davalarda dört aylık bir yargılama süresine uyulması gerekmektedir. Mahkeme kararında bu süreye riayet edilmeden, faize hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, mahkemenin ilk kararında tespit edilen bedel ile bozmadan sonra saptanarak hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın, varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesi gerektiği kararı da verilmiştir. Bu kararlara göre, 6459 sayılı Kanun’un 6. maddesi ve 2942 sayılı Kanun’un 10. maddesine eklenen fıkra dikkate alınarak, mahkeme kararı düzeltilmiş ve onanmıştır.
18. Hukuk Dairesi         2014/6246 E.  ,  2014/8024 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Doğanşehir Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 21/02/2014
    NUMARASI : 2013/53-2014/51

    Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    1-Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa"nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
    Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesi"nin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava
    tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, (bozma kararı ile hükmedilen kamulaştırma bedelinin düştüğü dikkate alındığında) ilk karar tarihi olan 06.04.2012 tarihine kadar faize hükmedilmesi gerekirken ikinci karar tarihi olan 21.02.2014 tarihine kadar faize hükmedilmesi,
    2-Mahkemenin ilk kararında tespit edilip idarece davalılar adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken mahkemece salt fazladan depo edilen 2.768,23 TL bedelin iadesine karar verilmesi,
    Doğru değilse de, bu yanılgıların gderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden gerekçeli kararın 4 nolu hüküm fıkrasındaki “21.02.2014” ibaresi hükümden çıkartılarak yerine “06.04.2012” ibaresi yazılmak ve "2.768,23 TL"nin " ibaresinden sonra yazılmak üzere "davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte“ ibaresi eklenmek suretiyle, 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 29.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.