11. Hukuk Dairesi 2015/15394 E. , 2016/355 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 19/01/2015 tarih ve 2014/1134-2015/10 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili tarafından dava dışı ..."ye ait bir kısım inşaat işlerinin yapımının sözleşme ile üstlenildiğini, bu sözleşme gereğince davalı ... şirketi ile inşaat all risks sigorta poliçesi imzalandığını, 07/06/2013 tarihinde inşaat sahasında hırsızlık olayı yaşandığını ve müvekkiline ait 43.832,55 TL değerindeki bakır kabloların kimliği belirsiz şahıslarca çalındığını, müvekkili tarafından davalı şirkete yapılan müracaat üzerine davalı şirket tarafından yapılan incelemeler üzerine 22.024,72 TL bedelin müvekkiline ödenmesinin kabul edildiğini ancak bu ödemenin yapılması için dava dışı ..."den de ibraname istendiğini, dava dışı şirket tarafından istenen ibraname verilmediği için müvekkiline ödeme yapılmadığını, müvekkilinin uğradığı zararların tazmini için işbu davanın açıldığını ileri sürerek 38.500,00 TL"nin sigortalıya müracaat tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilin talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacının sigorta ettiren konumunda olduğu için dava açma sıfatı bulunmadığını, müvekkili sigorta şirketinin inşaat all risk sigorta poliçesi uyarınca dava dışı ..."nin sigortacısı olduğunu, dava dışı sigortalı şirket tarafından herhangi bir muvafakatnamenin müvekkili şirkete ulaşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının aktif husumet ehliyetinin bulunduğu, poliçede sigortalı gözüken dava dışı ...."nin ... Noterliği"nin 26/11/2013 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarnamesinde kendisine bir sorumluluk atfedilmemesi koşuluyla hasar bedelinin davacı şirkete ödenmesine muvafakat ettiği ve hatta aynı muvafakati 29/08/2013 tarihinde de verdiği, meydana gelen riskin teminat kapsamında kaldığı, teminat dışı herhangi bir durumun bulunmadığı, gerekçesiyle davanın kabulü ile 38.500,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2- Ancak, dava dışı sigortalı ... dosyada mevcut 29/08/2013 tarihli belge ve 26/11/2013 tarihli ihtarname ile davacıya, davalının 22.024,72 TL ödemesi için muvafakat vermiş olup, sigorta bedelini almaya hak kazanan sigortalının bu miktarın üstü için davacıya ödeme yapılmasına muvafakatı bulunmamaktadır. Bu durumda, mahkemece, bu husus gözden kaçırılarak, sigortalının hasar bedelinin ödenmesine muvafakat ettiği gerekçesiyle davanın tamamen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
3-Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin 22.024,72 TL"nin üstü için esasa ilişkin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin 22.024,72 TL miktarın esasına ilişkin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.