15. Ceza Dairesi 2017/8002 E. , 2019/10092 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı;
1- TCK"nun 158/1j, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2- TCK" nun 204/1, 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı 9 kez mahkumiyet
Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanık ... müdafi ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmedilen cezaların on yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 318 ve 5271 sayılı CMK"nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Sanık ..."nin ....Metal İnş. Teks. San. Tic. Ltd. Şti "nin temsilcisi ve müdürü olduğu ve şirkete ilişkin işlemleri bizzat yürüttüğü, şirketin 30/04/2010 tarihinde Halkbankası ...."ı şubesi ile kredi almak için sözleşme imzaladığı ve alcaklısı...Metal İnş. Teks. San. Tic. Ltd. Şti ve borçlusu ... olan, 25/09/2010 ödeme tarihli 7.000 TL değerinde ve 18/10/2010 ödeme tarihli 8. 000 TL değerinde, borçlusu ... olan 09/11/2010 ödeme tarihli 8. 000 TL değerinde, borçlusu Basri Tutar olan 30/12/2010 ödeme tarihli 9.100 TL değerinde, borçlusu ... olan 12/12/2010 ödeme tarihli 7.500 TL değerinde ve 11/12/2010 ödeme tarihli 8.500 TL değerinde, borçlusu ... olan 12/09/2010 ödeme tarihli 8.000 TL değerinde ve 30/11/2010 ödeme tarihli 18.000 TL değerinde, borçlusu ... olan 28/12/2010 ödeme tarihli 8.200 TL değerinde, borçlusu Veysel Sönmez olan 14/11/2010 ödeme tarihli 9.300 TL değerinde, borçlusu ... olan 27/12/2010 ödeme tarihli 8.800 TL değerinde ve 08/11/2010 ödeme tarihli 9.000 TL değerinde, borçlusu ... olan 13/11/2010 ödeme ve 8000 TL değerinde ve 30/12/2010 ödeme tarihli ve 9.500 TL değerinde olan toplam 14 adet senedi bankaya teminat olarak verdiği ve karşılığında sözleşmede belirtilen krediyi kullandığı, yapılan araştırmada suça konu senetlerde borçlu olarak gösterilen kişilerden hiç birinin sanığın şirketiyle alakasının olmadığı, değişik yerlerde oturan değişik meslek mensuplarına ait kişilerin kimlik bilgilerinin bir şekilde öğrenilerek onları borçlu gösterir şekilde tanzim edildiği, bütün senetlerin ilk ciro kısmında "... Metal İnş. Teks. San. Tic. Ltd. Şti "nin cirosunun bulunduğu ve müşteki bankaya teslim edildiğinin anlaşıldığı, sanık ..."nin senetleri sanık ..."dan aralarındaki ticari ilişki nedeniyle aldığını savunduğu, alınan kiriminal rapora göre senetlerin tümünün iki ayrı kişi tarafından tanzim edildiği, birden fazla aynı isimde borçlu göründüğü halde bu imzaların da farklı kişiler tarafından atıldığının belirlendiği, borçlu gözüken kişilerle sanıkların ticari anlamda irtibatlarının olmadığı anlaşıldığından, sanıkların sahte senetleri kredi alabilmek amacıyla kullanmak suretiyle üzerilerine atılı zincirleme resmi belgede sahtecilik ve banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak suretiyle dolandırıcılık suçlarını işledikleri iddia edilen olayda;
1)Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık ..."nin yetkilisi olduğu şirket adına bankadan kredi kullandığı, daha sonra teminat olduğu söylenilen senetlerin sahte olduğunun ortaya çıkmasından sonra sanığın senetleri sanık ..."dan aldığını söylediği, ancak sanık ..."ın bunu kabul etmediği, sanık ..."nin aralarındaki ilişkiye dair belge de sunmadığı, iddialarının soyut kaldığı anlaşıldığından, sanık ..."ın, sanık ..."nin eylemine iştirak ettiğine dair yeterli delil bulunmadığından beraati yerine yazılı şekilde hakkında mahkumiyet hükümleri kurulması,
2) Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
14 adet sahte senedin şikayetçi bankaya toplam limiti 400.000, TL olan 30/04/2010 tarihli genel kredi sözleşmesi uyarınca teslim edildiği olayda,
a) Sanığın sahteliğe konu senetleri şikayetçi bankaya borç ilişkisi doğmadan önce mi yoksa kredi alındıktan sonra mı teslim ettiği hususunun ilgili bankadan sorulması, gerekli belgelerinin getirtilmesi, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken aksine inceleme sonuca yazılı şeklinde hüküm tesis edilmesi,
b) 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (i) ve (k), (l) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiğinden, sanığın ne kadar kredi kullandığının ilgili bankadan tespiti sonucuna göre haksız menfaat miktarının belirlenmesi gerektiği anlaşıldığı halde, yazılı şekilde gerekçe belirtmeden 6000 gün adli para cezası tayini,
Kabule göre de;
Hüküm fıkrasında "sanıklar"ın üzerlerine atılı bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan eylemlerine uyan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunun 158/1-j maddesi uyarınca denilmek suretiyle suç ismi ve maddesinin hatalı gösterilmesi suretiyle çelişki yaratılması,
3) Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Genel kredi sözleşmesi uyarınca aynı anda bankaya verilen sahte senetler sebebiyle zincirleme şekilde tek resmi belgede sahtecilik suçu oluşacağı düşünülmeden yazılı şekilde her senet mağduru için ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine, 16/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.