
Esas No: 2017/10145
Karar No: 2019/15629
Karar Tarihi: 25.12.2019
Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/10145 Esas 2019/15629 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Avea"ya karşı;
Özel belgede sahtecilik suçundan;
TCK"nın 207/1, 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan;
TCK"nın 158/1-d,53,52 maddeleri uyarınca mahkumiyet Finansbank A.Ş."ye karşı:
Özel belgede sahtecilik suçundan;
TCK"nın 207/1, 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan;
TCK"nın 158/1-j,53,52 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler müşteki vekili ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, bir şekilde elde ettiği müşteki ...’ın nüfus cüzdanındaki fotoğrafı yerine kendi fotoğrafını yapıştırarak Avea Beylerbeyi Ana Bayii’nden 22/10/2009 tarihinde 507 2525117 numaralı sim kartı aldığı, yine 22/10/2009 tarihinde ...’ın kimlik bilgileri ile düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, yerleşim yeri belgesi, vergi levhası ile müşteki Finansbank Beylerbeyi Şubesi’ne kredi başvurusunda bulunduğu, başvuru formunda Münir Coşkun adına kayıtlı 0507 3531894 ve Telekom sisteminde kayıtlı olmayan 0216 2487930 numaralı telefonları bildirdiği ve düzenlenen Tüketici Kredi Sözleşmesi ile açılan 36 ay vadeli 10.000 TL krediyi kullanarak ortadan kaybolduğu, 507 2525117 numaralı sim kartı da bir süre kullandığı, konuşma ücretini ödemediği, bu şekilde üzerine atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;
1-) Müşteki Finansbank vekilinin Finansbank’a karşı özel belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Kovuşturma aşamasında usulüne uygun olarak davetiye tebliğiyle duruşmadan haberdar edilmesine karşın, 5271 sayılı CMK"nın 238. maddesi uyarınca davaya katılma isteminde bulunmayan ve katılan sıfatını almayan müştekinin hükmü temyiz yetkisi bulunmadığından, müşteki vekilinin temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2-) Sanığın Avea’ya karşı nitelikli dolandırıcılık, Finansbank’a karşı özel belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık ve müşteki beyanları, Adli Tıp Kurumu Ses ve Görüntü İnceleme Şubesi raporu ile tüm dosya kapsamına göre, sanığın mahkumiyetine yönelik mahkemenin kabul ve uygulamasında isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın atılı suçları işlemediğine yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
3-) Sanığın Avea’ya karşı özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Hükümden önce 10/11/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan, 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez"" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu ve sanığa önödeme önerisinde bulunularak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden "özel belgede sahtecilik" suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine, 25/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.