Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/201
Karar No: 2019/1449
Karar Tarihi: 14.02.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2019/201 Esas 2019/1449 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı, sözlü kira sözleşmesinin yapıldığını ancak alacaklı olarak belirtilen kişi ile arasında bir sözleşme imzalamadığını, kira miktarının 100 TL olduğunu ve her ay... Bankası hesabına yatırdığını belirtmiştir. Mahkeme, borçlu itirazında kira akdini ve imzasını kesin olarak reddetmediği için kira ilişkisinin kabul edildiğine hükmetmiştir. Ancak, takip talebinden hangi aylara ait ne kadar kira bedelinin talep edildiği açıklanmamıştır. Bu nedenle karar bozulmuş ve davacı vekili takip konusu alacağın ait olduğu aylar ile miktarlarını açıklamakla mükelleftir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri: İcra ve İflas Kanunu'nun 269/2. maddesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu.
8. Hukuk Dairesi         2019/201 E.  ,  2019/1449 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması Ve tahliye

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.


    KARAR

    Davacı alacaklı 01.04.2014 başlangıç tarihli sözlü kira akdine dayanarak 14.12.2015 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 2.400,00 TL kira alacağının tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 22.12.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 25.12.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, alacaklı görünen tarafa herhangi bir kira borcu bulunmadığını, alacaklı olan ... ile aralarında herhangi bir kira sözleşmesi imzalanmadığını, yalnızca sözlü sözleşme yapıldığını, sözlü sözleşme anında ise alacaklının kendisinin olmadığını, yerine damadı ..., kendisi ve Dr. ...olduğunu, sözlü sözleşmede elektrik ve su olursa 200, elektrik ve susuz olursa 100 TL olarak anlaştıklarını, hatta ...’e elden 400 TL verdiğini, eve taşındıktan sonra alacaklı elektrik ve suyunu kestiği için elden verdikleri 400 TL kirayı 4 ay olarak düşerek diğer kiraların ücretlerini de 100 TL olarak her ay ... Bankası hesabına yatırdıklarını, sözleşme tarihinin 01.04.2014 tarihi değil, 01.06.2014 tarihi olduğunu, taşınmazın kirasını 1 yıl sonrasında 110 TL olarak hesaba yatırdığını, sonuç olarak ...’e herhangi bir borcunun bulunmadığını bildirerek takibe itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur.
    Mahkemece, davalı borçlunun süresinde verdiği itiraz dilekçesinde, kira ilişkisindeki imzaya ve kira sözleşmesinin düzenlenmesine, kira miktarına itiraz etmediği, bu durumda kira ilişkisinin ve kira miktarının kesinleştiğinin kabulü gerektiği, davalı borçlunun ödeme savunmasını İİK’nin 269/c maddesinde gösterilen belgelerle ispat edemediği, davalının dosya içerisinde bulunan takibe karşı itirazlarında kira alacağının bulunmadığı, buna dair ödeme dekontlarının olduğunu söylemiş ise de ilgili yıl ve aylara ilişkin ödeme dekontlarını dosyasına ibraz etmediği, taraflar arasında sözlü bir kira akti olduğu ve kira alacağının da ödendiğine dair bir belge bulunmadığından davanın kabulü ile davalı borçlunun itirazının kaldırılarak takibin devamına, davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemlerine ilişkindir.
    Davacı alacaklı, 01.04.2014 tarihli sözlü kira sözleşmesine dayalı olarak 14.12.2015 tarihinde kiracı hakkında başlatmış olduğu icra takibi ile 2.400,00 TL kira alacağının tahsilini talep etmiştir. Davalı borçlu itiraz dilekçesi ile, alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, kiralarını 100 TL olarak her ay ... Bankası hesabına yatırdığını bildirerek borca ve kira miktarına itiraz etmiş, ancak davacı alacaklı ile aralarındaki kira ilişkisine açıkça karşı çıkmamıştır. İİK"nin 269/2. maddesi hükmüne göre borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi ve kira ilişkisini kabul etmiş sayılır. Borçlunun kira ilişkisine açıkça karşı çıkmaması karşısında İİK"nin 269/2. maddesi gereğince sözlü kira ilişkisinin kesinleştiğinin kabulü gerekir. Öte yandan kira miktarını ve ödeme zamanı ile şeklini kanıtlama yükümlülüğü davacıya, kira paralarının ödendiğini ispat külfeti de davalıya aittir. Borçlunun takibe vaki itirazı, talep edilen kira miktarına yönelik itiraz niteliğindedir. Aylık kira bedelinin miktarını davacı ispat edemez ise, davalının beyan ettiği aylık kira miktarının borcun hesabında esas alınması gerekir.
    Bununla birlikte, takip talepnamesinde 2.400,00 TL’nin tahsili istenmişse de, bu miktarın hangi aylara ilişkin olduğu ne takipte ne de yargılama sırasında açıklanmamıştır. Nitekim ne takip talebinden ne de dosya kapsamından hangi aylara ait ne miktar kira bedelinin talep edildiği anlaşılamamaktadır. Bu nedenle mahkemece, takip konusu alacağın ait olduğu aylar ile miktarlarının davacı vekiline açıklattırılması ve davalı tarafça ibraz edilen ödeme dekontlarından davalı tarafından davadan önce ve dava sırasında ödeme yapıldığı anlaşıldığından, yukarıda yapılan açıklama doğrultusunda davalı tarafından yapılan bu ödemeler üzerinde de durularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"ye 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK"un 428.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, taraflarca İİK"nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 14.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi