11. Ceza Dairesi Esas No: 2012/22742 Karar No: 2014/11539 Karar Tarihi: 12.06.2014
Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/22742 Esas 2014/11539 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından mahkum edilmiştir. Ancak, sanığın tekerrüre esas teşkil eder nitelikte sabıkalı olması nedeniyle, lehe yasa değerlendirmesi yapılmamıştır. Mahkeme, resmi belgede sahtecilik suçunu azaltıcı sebebini takdir ederek, sanığa yüklenen “dolandırıcılık” suçunun ise zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar vermiştir. Mahkeme kararında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 765 sayılı Ceza Kanunu, 5349 sayılı Kanun ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu maddelerine atıfta bulunulmuştur.
11. Ceza Dairesi 2012/22742 E. , 2014/11539 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği, dolandırıcılık HÜKÜM : Her iki suçtan mahkumiyet
Sanığın 765 sayılı TCK"nun 81. maddesi kapsamında tekerrüre esas teşkil eder nitelikte sabıkalı olması nedeniyle, lehe yasa değerlendirmesinin buna göre yapılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 1-Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hukme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, azaltıcı sebebin varlığı takdir kılınmış, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü uyarınca mahkemece 765 ve 5237 sayılı Yasa hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların denetime imkan verecek şekilde gösterilip birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasa belirlenerek sonucuna göre karar verilmiş 5271 sayılı CMK"nun 231/5. maddesinin uygulanmama gerekçesi gösterilmiş ve incelenen dosyaya göre hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 2-Dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK"nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 12.06.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.