Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1846
Karar No: 2016/314
Karar Tarihi: 14.01.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/1846 Esas 2016/314 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/1846 E.  ,  2016/314 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15.10.2014 tarih ve 2009/164-2014/213 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 12.01.2016 günü hazır bulunan davacı vekilleri Av. ... ile Av. ... ve davalılar vekili Av. .... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı .... ile 25.03.2007 tarihinde yapılan sözleşme kapsamında müvekkil tarafından geliştirilen ... adlı yazılımın 4.0 versiyonunun, ... adlı yazılımın 1.0 versiyonunun davalı firmaya lisans devrinin düzenlendiğini, söz konusu yazılımların davalı şirketin hedef kitlesi, müşterileri ve çalışanları ile eposta ve SMS aracılığıyla iletişim kurmasını ve satış yapmasını, çeşitli konularda anket yapılmasını hedefleyen elektronik pazarlama araçları yazılımları olup sözleşmeye istinaden müvekkilince yazılımların kapalı kaynak kodlarının davalı şirketin sunucularına kurulduğunu, davalı ..."ye teknik destek verilmeye başlandığını, sözleşmenin 1.6.5 nolu maddesi uyarınca yazılımların açık kaynak kodlarından oluşan bir CD"nin 12.03.2008 tarihinde ..."de davalı tarafından kiralanan banka kasasına teslim edildiğini, sözleşmeye göre kasayı açma yetkisinin davalı ...."de olduğunu, müvekkilinin davalı tarafından tanzim edilen vekâletname ile kasayı açma ve kontrol etme yetkisinin bulunduğunu, yazılımların çalışma/çalıştırılma prensipleri gereğince davalı ..."nin sunucularından müvekkil şirketin sunucularına talep gelmesi gerekirken 20.11.2008 tarihinden sonra müvekkil sunucularına talep gelmediği halde davalı ..."nin programlarının çalıştığını, davalı ...."nun ... ile SMS ve eposta göndermeye devam ettiğini, 2009/23 D. İş sayılı dosyada davalı tarafın haksız kullanımının tespit edildiğini, 03.08.2009 tarihli tespit raporunda ... yazılımının diğer davalı ...."ye ait sunucu üzerinden çalıştığının tespit edildiğini, davalıların müvekkilinin yazılımlarını kırmak suretiyle müvekkilinin FSEK kapsamında korunan mali ve manevi haklarına tecavüz ettiklerini, sözleşme hükümlerini ihlal etiklerini, sözleşmenin 2.3.1 nolu hükmünde davalı ..."nin sözleşmeyi haklı nedenle feshetmesi halinde dava konusu yazılımların kaynak kodlarını 200.000 USD+KDV bedel karşılığı satın alabileceğinin düzenlendiğini, sözleşmenin 1.6.5. nolu hükmünün de ihlal ediliğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile dava konusu yazılımlara davalıların müdahale ve tecavüzlerinin refi, meni, sonuçlarının ortadan kaldrılması, davalıların sunucularında kurulu yazılımların imhası, 10.000 USD maddi tazminat, 5.000 USD manevi tazminat ve 5.000 USD cezai şartın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini ve tespit giderlerinin tahsilini talep etmiş, ıslahla maddi tazminatı 200.000 USD"ye çıkarmıştır.
    Davalılar vekili, müvekkili ..."nin dava dışı ..."nin internet ortamında hayata geçirilmesi planlanan e-projeleri için kurulduğunu, davacı ile davalı ...arasında 07.05.2007 tarihinde .... Sitesine ait yazılımın geliştirilmesi için Yazılım Geliştirme Destek ve Danışmanlık Sözleşmesi imzalandığını, davacı tarafın bu sözleşme ile dava konusu yazılımların kullanıcısının ...olduğunu kabul ettiğini, lisans sözleşmesinin 1.2.1, 1.2.4, 1.3, 1.3.2 maddelerinde lisans hizmetinin süresiz olacağının ifade edildiğini, süresiz lisanslama hizmeti karşılığında davacıya 69.000USD ödenmesinin kararlaştırıldığını, bu bedelin ... tarafından ödendiğini, cezai şart isteminin koşullarının oluşmadığını, davacının dayandığı sözleşmenin tarafı olmayan ..."ye husumet yönetilemeyeceğini, davacının iddia ettiği 200.000$ + KDV kaynak kodlarının ve yazılımlara ait know how"ın satın alınması durumunda ödeneceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre,dava konusu yazılımların kullanım lisansının davalı ..."ye süresiz olarak devredildiği, ancak bu lisans devrinin yazılımlar üzerinde çoğaltma ve işleme yetkisi vermediği, dava konusu kaynak kodlarına müdahalenin ara işlerliğin sağlanabilmesi amacıyla değil, yazılımların hak sahibi şirketin izni olmaksızın güncellenmesi amacıyla gerçekleştirildiği, FSEK"nun 38. maddesi anlamında eser sahibinin haklarına istisna teşkil edecek bir kullanımdan söz edilemeyeceği, davalı şirket tarafından davacının izni alınmaksızın yapılan güncellemenin hukuka aykırı olduğu, 03.08.2009 tarihli tespit dosyası bilirkişi raporunda, ... yazılımının ..."ne ait sunucuda yüklü bulunduğunun tespit edildiği, buna göre davalı ..."nin "Yazılım Lisans ve Bakım Sözleşmesi"nin 2.1.2 maddesinde yer alan çoğaltma yasağına aykırı hareket ettiği, bu madde kapsamında her iki firmanın müteselsilen sorumlu olduğu, sözleşmenin 1.6.5. maddesinde yer alan 500.000 $"lık cezai şart, davalı ..."nin yazılımların kaynak kodlarının bulunduğu banka kasasını açmaktan imtina ettiği veya kasanın....."nin bilgisi haricinde açılmış olduğunun tespiti halinde uygulama alanı bulacağından buna ilişkin delil bulunmadığından cezai şartın koşullarının gerçekleşmediği, mahkemece alınan ilk raporda yazılımların rayiç değerinin 100.000$ + KDV olduğu sonucuna varıldığı, ikinci raporda ise rayiç bedelin sözleşmenin 2.1.2 maddesinde öngörülen 200.000 USD+KDV"den az bir miktar düşük olabileceği, bu miktaın tespitinin mahkemenin taktirinde olduğunun bildirildiği, sözleşmenin 2.3.1 nolu hükmü gereği tazminatın takdir edileceği davalı tarafından haklı nedenle tek taraflı feshe yönelik olması nedeniyle yazılım bedellerinin hayatın olağan akışına göre asıl bedelinden daha düşük olması gerektiği kanaatiyle asıl ve ıslah edilen davanın kısmen kabulü ile davalıların davacıya ait ... ve Smartsurvey isimli yazılımlarına vaki tecavüzün refine ve menine ve davalıların muhtemel tecavüzünün menine, davalı sunucularında kurulu ... ve Smartsurvey adlı yazılımların imhasına, takdiren belirlenen 170.000 USD"nin faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, 863,70 TL tespit giderinin davalılardan tahsiline, fazlaya dair tazminat talebinin ve sair taleplerin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre sözleşme hükümleri uyarınca cezai şart koşullarının oluşmamış bulunmasına ve mali hak sahibi tüzel kişinin manevi hak ihlaline dayalı olarak manevi tazminat talep edemeyecek olmasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, 5846 sayılı Yasa uyarınca eser mahiyetinde olduğu iddia olunan yazılımlara vaki tecavüzün refi, men"i, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
    Mahkemece, davaya konu uyuşmazlığın çözümünün özel ve teknik bilgiyi gerektirdiği kabul edilerek dava konusu yazılımların rayiç değerinin belirlenmesi için bilirkişi incelemesine gidilmiştir. Mahkemeye sunulan 12.11.2010 tarihli birinci bilirkişi raporunda “sözleşmenin 2.3.1. maddesinde belirlenen şartların gerçekleşmesi durumunda dava konusu yazılımların kaynak kodlarının ..."ye devri karşılığı ...."ye 100.000 USD + KDV ödeneceğinin hükme bağlandığı, ikinci 100.000 USD + KDV"nin ise know-how ve gereken her türlü eğitimin verilmesi karşılığı talep edilebileceği ancak dava kapsamında bu tür bir bilgi paylaşımının gerçekleştiğine dair veri bulunmadığından bu meblağın hesaplamalarda göz önünde bulundurulmaması gerektiği, sözleşmenin ilgili hükümlerinin değerlendirilmesi sonucu dava konusu yazılımların rayiç değerinin 100.000 USD + KDV olduğu sonucuna varıldığı” bildirilmiştir. Rapora yönelik itirazlar üzerine mahkemece yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmesi sonucu alınan 06.03.2013 tarihli ikinci bilirkişi raporunda “ taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca dava konusu yazılımlara ilişkin lisans bedelinin 69.000 USD olduğu, ancak bu miktarın kaynak kodlara ilişkin olmadığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmede yazılımların kaynak kodlarına vaki bir saldırı durumunda yaptırımının ne olacağı konusunda bir hüküm bulunmadığı, bu konuda davacının zararının tespitine yönelik olarak rayiç bir değer belirlemenin uygun olacağı, sözleşmenin 2.3.1. hükmünde yazılı olan bedelin yazılımların rayiç bedeli olarak alınmasında fayda bulunduğu, bu yorumun FSEK"nın 68. maddesi hükmüne de uygun olacağı, bu açıdan 12.11.2010 tarihli bilirkişi raporunda varılan sonucun kendilerince de uygun görüldüğü, ancak şu noktada ilk raporda varılan görüşten ayrıldıkları, taraflar arasındaki sözleşmenin 2.3.1. maddesi hükmünün yazılımların bedelinin 100.000 USD, know-how bedelinin ise 100.000 USD olduğu şeklinde anlaşılmaması gerektiği, anılan hükmün yazılımların bedelinin 100.000 USD olduğu şeklinde yorumlanamayacağı, kaynak kodlara ulaşılmasının ardından programın temelinde yer alan işleyişi öğrenmenin de kaynak kodlar için ödenen bedelden çok daha ucuza mal edilebileceği, bu açıdan sözleşmede yazıldığı şekilde ve davacı tarafın iddia ettiği şekilde 200.000 USD olmamakla birlikte bu miktar üzerinden know-how bedeline ilişkin yapılacak göreceli olarak küçük bir indirim ile yazılımların kodlarının fiyatlarının belirlenmesinin isabetli olacağı, bu miktarın tespitinin mahkemenin taktirinde olduğu” bildirilmiştir. 17.12.2013 tarihli ek raporda ise “Sözleşme"nin 2.3.1. no"lu hükmü nazara alındığında belirtilen yazılım bedellerinin hayatın olağan akışına göre asıl değerinden daha düşük veya en fazla asıl değeri kadar olduğu, kök rapordaki görüşlerinin geçerli olduğu” belirtilmiştir.
    Mahkemece, ikinci bilirkişi heyetinin tespit ve görüşleri hükme esas alınarak “yazılım bedellerinin hayatın olağan akışına göre asıl bedelinden daha düşük olması gerektiği” düşüncesiyle ikinci raporda belirtilen 200.000 USD"den takdiren indirim yapılarak 170.000 USD"nin faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
    Davaya konu uyuşmazlığın çözümünün özel ve teknik bilgiyi gerektirdiği kabul edilerek bilirkişi incelemesine gidilmiş ise de alınan raporlar arasında çelişki mevcut olup, raporlar arasında ortaya çıkan çelişki giderilmeden ve ikinci rapora yönelik itirazlar da karşılanmadan mahkemece çözümünün teknik bilgiyi gerektirdiği kabul edilen rayiç değer konusunda ikinci rapor esas alınarak “taktiren indirim yapılmak” suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu durumda mahkemece yeni bir bilirkişi kurulundan dosyada mevcut raporları irdeleyen ve tarafların bu raporlara yapmış oldukları itirazları da karşılayan, yazılımların rayiç değeri konusunda çelişkileri gideren gerekçeli ve denetime elverişli yeni bir rapor alınarak ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken raporlar arasında rayiç değere ilişkin çelişki giderilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın taraflar yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan alınarak yekdiğerine verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 14.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi