Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/17397
Karar No: 2015/14086
Karar Tarihi: 05.11.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/17397 Esas 2015/14086 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2014/17397 E.  ,  2015/14086 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki birleşen tazminat davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl dava hakkındaki karar kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın ise reddine yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen davanın davacısı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davanın davacısı vek.Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı ... Günel vekili, asıl davada, müvekkili ile davalı arasında 28.12.2001 tarihli bayilik sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 04.10.2005 tarihinde bir yıl süre ile uzatıldığını, ancak davalının sözleşmeyi 11.05.2006 tarihli ihtarname ile sonlandırdığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 7.000 TL tazminat talebinde bulunmuş, 27.10.2008 tarihli ıslah dilekçesiyle, 55.052,43 TL kar mahrumiyeti, 2.000 TL demirbaşların değer kaybı, 11.000 TL kira kaybı, 21.500 TL teminat mektubunun paraya çevrilmesi sonucu oluşan zarar, 16.249,77 TL gecikme faizi adı altında ödenen haksız para, 130.216,70 TL de manevi tazminat olmak üzere talebini toplam 233.000 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, feshin haklı olduğunu bildirerek, davanın reddini istemiştir.
    Davacı ... Günel vekili, birleşen... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2013/157 Esas sayılı davasında ise, yukarıda özeti yapılan asıl dava sonunda mahkemece müvekkili lehine 24.123,89 TL maddi tazminata hükmedildiğini, ancak açık faiz talepleri olmadığı gerekçesiyle faize hükmedilmediğini, verilen bu kararın taraf vekillerinin temyizi üzerine, müvekkili lehine vekalet ücreti yönünden bozulduğunu, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin ise reddine karar verildiğini, daha sonra dosyanın yeniden esasa kaydının yapıldığını belirterek, asıl davada hükmedilen 24.123,89 TL"ye müvekkilince 30.05.2006 tarihinde davalıya keşide edilen ihtar tarihinden birleşen dava tarihine kadar işleyen avans faizine göre hesapladıkları 34.000 TL faiz alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, kesin hüküm ve derdestlik itirazlarında bulunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirikişi raporuna göre, asıl davada yapılan yargılama sonunda mahkemenin 27.06.2011 tarih ve 2008/194 Esas, 2011/310 K. sayılı ilamıyla davanın kısmen kabulüyle 24.123,89 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verildiği, bu hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi"nin 31.05.2012 günlü 2011/15242 E. 2012/9237 K. sayılı ilamıyla davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddiyle, sadece vekalet ücreti yönünden davacı yararına bozulduğu, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin reddedildiği, bozma sonrası yapılan yargılamada bozmaya uyulduğu bu itibarla asıl davada bozma ilamı dışındaki hususların kesinleştiği gerekçeleriyle asıl davanın esası
    hakkında karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dava yönünden ise; davacının asıl davada dava tarihinden itibaren faiz istediği halde 27.06.2011 tarihli kararda faize hükmedilmediği, davacının faiz yönünden de kararı temyiz ettiği, ancak Yargıtay"ın bu yöndeki temyiz istemini reddettiği, bu itibarla asıl davadaki dava tarihinden itibaren olan dönem için faiz talebinin reddine ilişkin kararın kesinleştiği, davacı yanca birleşen davada asıl davanın açıldığı tarihten önce çekilen 30.05.2006 tarihinden itibaren faiz istenmiş ise de davacı vekilinin asıl davada ihtar tarihinden itibaren faiz isteyebilecekken dava tarihinden itibaren faiz istemekle bir anlamda davadan önceki dönem faizinden feragat etmiş olduğu gerekçeleriyle de birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davanın davacısı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen dosya davacısı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde iadesine, 05.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi