Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/949 Esas 2016/2748 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/949
Karar No: 2016/2748
Karar Tarihi: 29.04.2016

Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/949 Esas 2016/2748 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda sanığın, hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmayan ancak başka suçlardan aranan bir kişinin kimlik bilgilerini kullanması nedeniyle Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçundan mahkum edildiği belirtilmiştir. Ancak bu eylemin kabahat niteliğinde olduğu ve mahkeme tarafından yanlışlıkla suç olarak değerlendirildiği belirtilmiştir. Kararda ayrıca, sanığa adli para cezası verildiği, ancak hüküm fıkrasında TCK'ya uygun bir ihtarat yapılmadığı ve tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı göz ardı edildiği de belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
TCK 268/1, 267/1, 269/1, 62/1, 50/1-a, 52/2-4, 50/6, 58/6.
5326 sayılı Kanunun 40. maddesi
5275 sayılı Kanunun 106/3.
6545 sayılı Kanun
16. Ceza Dairesi         2016/949 E.  ,  2016/2748 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma
    Hüküm : TCK"nın 268/1. maddesi delaletiyle 267/1, 269/1, 62/1,
    50/1-a, 52/2-4, 50/6, 58/6. maddeleri uyarınca
    mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1- TCK"nın 268. maddesinde düzenlenen suçun oluşabilmesi için failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanması gerektiği; somut olayda, hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmayan ancak başka suçlardan aranan sanığın, yol kontrolü yapıldığı sırada mağdura ait kimlik bilgilerini vererek kendisini ... olarak tanıtması şeklinde gerçekleşen eyleminin 5326 sayılı Kanunun 40. maddesinde yazılı kabahat niteliğinde bulunduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Kabul ve uygulamaya göre de;
    a- Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alınmadan hüküm fıkrasında TCK"nın 52/4. ve 50/6. maddesi gereğince ihtarat yapılması,
    b- Sanık adli para cezasına hükmedilmiş olmasına göre, TCK"nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 29.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.