Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2019/1878 Esas 2019/4934 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1878
Karar No: 2019/4934
Karar Tarihi: 24.10.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2019/1878 Esas 2019/4934 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı şirketin borcu nedeniyle icra takibi başlattığını ancak yetki itirazı nedeniyle dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderildiğini ve davalının takibe devam ederek borcu ödediği gerekçesiyle itiraz ettiğini belirterek ferilerin ödenmediğini söyleyerek itirazın feriler bakımından iptali ve icra inkar tazminatı talep etmiştir. Davalı, davacının yetkisiz icra dairesinde takip başlattığını ve takibin geçerli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, davacının yetkili icra dairesinde uslüne uygun bir takip yapmış olması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozulmuştur. Karar, HMK'nın 363/2 ve 363/son maddeleri gereğince hukuki sonuçları kalmak koşuluyla kanun yararına bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
HMK'nın 363/2 ve 363/son maddeleri.
19. Hukuk Dairesi         2019/1878 E.  ,  2019/4934 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik kesin olarak verilen hükmün süresi içinde Adalet Bakanlığı’nın talebi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozulması istenilmekle, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalı şirketin borcundan dolayı icra takibi başlatıldığını, davalının yetki itirazı üzerine dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilerek takibe devam edildiğini, davalının devam eden bu icra takibine borcun ödendiği gerekçesiyle itiraz edildiğini, asıl borç ödenmiş olsa da ferilerinin ödenmediğini belirterek itirazın feriler bakımından iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının yetkisiz icra dairesinde takip başlattığını, takibin geçerli olmadığını, geçersiz icra takibine ilişkin ferilerin talep edilmesinin usulsüz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacının icra takibinden kaynaklı feri alacak talebinde bulunabilmesi için yetkili icra dairesinde uslüne uygun bir takip yapmış olması gerektiği, davacı tarafından yetkisiz icrada yapılan takibin geçerli bir takip olmaması sebebiyle icra takibine bağlı feri alacak talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine kesin olarak karar verilmiş,ancak bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Adalet Bakanlığı’nın talebi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca kanun yararına temyiz edilmiştir.
    Davacı alacaklı tarafından yetkisiz icra müdürlüğünde 16.444,94 TL asıl alacak ve 1.616,56 TL işlemiş faiz için ilamsız takip yapılmış, davalı borçlu tarafından icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiş ve itiraz edildiği tarihte asıl alacak miktarı davacı alacaklının hesabına banka havalesi ile ödenmiştir. Sonrasında davacı alacaklı vekili borçlunun yetki itirazını kabul ederek dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi talep edilmiş , yetkili icra müdürlüğünce gönderilen ödeme emrine ise bu kez borçlu borcu ödediği gerekçesiyle itirazda bulunmuştur. Bunun üzerine davacı alacaklı vekili tarafından takipten sonra ancak davadan önce yapılan ödemenin düşülerek takip öncesi işlemiş faiz yönünden ve ödemenin ferileri yönünden işbu dava açılmış ve mahkemece davanın işlemiş faize yönelik itirazın iptali talebi olduğu gözetilmeksizin yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece yapılması gereken iş, dosyanın esasına girilip tahkikat yapılarak davacının takip öncesi faiz alacağının gerçekleşip gerçekleşmediğini belirleyip bu yönden ve yapılan ödemenin ferileri yönünden ayrıca rakam belirtmeksizin itirazın iptaline karar vermekten ibaret olmalıdır.Ancak mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle T.C. Adalet Bakanlığı’nın 20/05/2019 gün, 39152028-153.01-470-2019-E. 844/14381 sayılı kanun yararına bozma talebinin kabulü ile HMK’nın 363/2. maddesi gereğince hükmün, hukuki sonuçları kalkmamak koşulu ile kanun yararına BOZULMASINA, aynı yasanın 363/son maddesi hükmü uyarınca kararın bir örneğinin Resmi Gazete’de yayımlanmak üzere Adalet Bakanlığı’na gönderilmesine, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na tevdiine, 24/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.