Esas No: 2021/14799
Karar No: 2022/10455
Karar Tarihi: 30.06.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/14799 Esas 2022/10455 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık suçlu bulunarak cezalandırılmıştır. Ancak, olayın detayları incelendiğinde, sanığın sopa kullanıp kullanmadığına dair yeterli delil bulunmadığı ve tek bir eylem sonucu hem mala zarar verme hem de kasten yaralama suçu işlendiği için, sanık hakkında en ağır suç olan mala zarar verme suçundan ceza verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, suçun işlendiği dönemde ve sonrasında yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı olduğu için, sanığın durumunun yeniden değerlendirilmesi ve uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 44. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 151/1. maddesi
- 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 34. maddesi
- 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesi
- 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 254. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Mala zarar verme ve kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın, olay sırasında sopa kullandığı iddia edilmiş ise de; bu durumun şüphe arz ettiği ve sopa kullanıldığına dair mahkumiyete yeterli delil bulunmadığı, dosyadaki delil durumuna göre, sanığın gözlük kullanan katılanın yüzüne yumruklar atması sonucunda katılanın yaralanması ve gözlüğünün kırılması şeklinde gerçekleşen olayda; sanığın eyleminin tek fiil olduğu ve bu suretle, tek olan eylem sonucunda hem katılana karşı mala zarar verme suçunun, hem de yaralama suçunun meydana geldiği sabit olup bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 44. maddesinin uygulanması ve fikri içtima hükümleri gereğince meydana gelen suçların en ağırı olan mala zarar verme suçundan dolayı cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, her iki suçtan ceza tayini,
2-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 3. fıkrasında yer alan ''etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile'' ibaresinin madde metninden çıkarıldığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.'' hükmü de gözetilerek sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK'nın 151/1. maddelerinde düzenlenen mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamında bulunması sebebiyle 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 30.06.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.