Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/19017
Karar No: 2015/9757

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/19017 Esas 2015/9757 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/19017 E.  ,  2015/9757 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma ve Ziynet Alacağı

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, velayet, nafakalar ve ziynet alacağı yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ile nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Mahkemece tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilerek her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalı-davacı kadının güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu sabit ise de davacı-davalı erkeğin de evlilik birliği içinde sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, eşine tokat attığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu olaylara göre, davacı-davalı erkek boşanmada, diğer tarafa göre daha fazla kusurludur. Bu durumda tarafların eşit kusurlu kabul edilmeleri ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davalı-davacı kadının manevi tazminat (TMK md. 174/2 isteminin reddi doğru olamamıştır. Mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 TBK. md. 50, 51, 52, 58) dikkate alınarak davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekmektedir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.
    3-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK.m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-davacı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve mal varlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı-davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    4-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre velayeti anneye bırakılan Müşterek çocuklar 2003 doğumlu ... ve 2008 doğumlu ..."nın ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Medeni Kanunun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    5-Davalı-davacı kadın ziynetlerin davalıda kaldığını ve satıldığını; davacı-davalı erkek ise kadının babası tarafından geri ödenmek kaydı ile alındığını ancak sadece üç bileziğin geri verildiğini, bunların da ortak ihtiyaçlar için harcandığını iddia etmiştir. Davacı-davalı erkek bu iddiasını tanık beyanları ile kanıtlamıştır. Bir evlilikte fiili karine olarak ziynet eşyalarının eşlerden kadına ait olduğu kabul edilir. İade edilmemek üzere erkeğe verilmiş olduğu kanıtlanmadıkça; erkek tarafından ziynetlerin bozdurulup ev ihtiyaçları için harcanması erkeği iade borcundan kurtarmaz. Davalı-davacı kadın diğer ziynetler yönünden bunları erkeğin satıp harcadığını kanıtlayamamıştır. erkeğin karşı davaya cevap dilekçesindeki beyanı karşısında; sadece üç adet bilezik için talep kanıtlanmış olduğu halde üç adet bilezikle sınırlı olarak talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken; ziynet talebinin tümüyle kabulü doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2, 3, 4, ve 5. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 11.05.2015 (Pzt.)

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi