15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/35020 Karar No: 2019/15577 Karar Tarihi: 24.12.2019
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/35020 Esas 2019/15577 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2017/35020 E. , 2019/15577 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62, 52/2, 50/1-a, 52, 52/4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık ve vasi ... tarafından, vekalet ücreti talebiyle sınırlı olarak katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık ...’in İnegöl ilçesinde doğalgaz tesisat işi ile ilgili olarak firmasının bulunduğu, katılan ...’ın da bu firmada prim esasına göre çalıştığı, ilgili firmaya faaliyet izni alınabilmesi için trafikte şirket adına kayıtlı bir hizmet aracının bulunması koşulunun getirildiği, bu amaçla katılan ...’ın babası katılan ... adına Akbank Kanlıca Şube Müdürlüğünden kullanılan taşıt kredisiyle... plakalı aracın satın alındığı, bu aracın İnegöl 3.Noterliği"den taşıt kira sözleşmesiyle sanık ...’e kiralandığı, bu tarihten sonra katılan ... ve sanık ... arasında çıkan uyuşmazlık sonucunda katılan ...’ın fesih ihbarıyla sona eren kira sözleşmesinin konusu olan aracın katılan sanık ... tarafından araç maliki olarak gözüken ... ve babası ...’a teslim edilmediğinin iddia olunan olayda; Hüküm fıkrasında TCK"nın 155/2 maddesi gereğince sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de, suça konu aracın, TCK"nın 155/2 maddesinde tanımlanan mahiyette bir hizmet veya meslek dolayısıyla sanığa tevdii ve teslim edilmemiş olmadığı, sanığa ait şirket tarafından borcu ödenen suça konu aracın katılana iade edilmemesi şeklinde gerçekleşen eylemin, TCK"nın 155/1 maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğunun değerlendirilmesi gerektiği, bu suretle sanığın üzerine atılı güveni kötüye kullanma suçlarının gerektirdiği cezaların miktar ve nevi itibariyle, TCK"nın 155/1, 66/1-e ve 67/4 maddelerine göre hesaplanan 12 yıllık dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 23/01/2007 ile inceleme tarihleri arasında dolduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 24/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.