1. Hukuk Dairesi 2020/2476 E. , 2021/1441 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar ... v.d. vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... "in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Davacılar, mirasbırakanları ... ...’ın maliki olduğu 195 parsel sayılı taşınmazın dava dışı ... ... tarafından kendine ait taşınmazmış gibi dava dışı ...’e devredildiğini, ... tarafından da davalı ...’na devredildiğini, yine mirasbırakana ait 134 ve 135 parsel sayılı taşınmazların da aynı şekilde ... ... tarafından davalı ...’na devredildiğini, davalı adına yapılan tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir.
Davalı, taşınmazları ... ... ve ...’den devraldığını, dava konusu parsellerin ... bu kişiler adına kaydolduğunu 1999 yılında öğrendiğini, durumu davacılara haber verip sözkonusu tapu kayıtlarını devretmeye hazır olduğunu bildirdiğini, dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderlerinden de sorumlu tutulmaması gerektiğini belirterek davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
Mahkemece, terekeye temsilci tayini hususunda davacı vekiline verilen kesin süre içerisinde taraf teşkilinin tam olarak sağlanamadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece;‘ Somut olayda mahkemece, dava dışı mirasçıların davaya muvafakatlerinin sağlanması, aksi halde terekeye temscilci tayini hususunda davacı vekiline verilen kesin süre içerisinde, davacı vekili tarafından dava dışı mirasçılardan ... ve ...’un davacılardan ...’e verdiği tevkil yetkisini içeren vekâletname sunulmuş, kesin süre içerisinde dava dışı mirasçılar ... ve ... adına vekâlet sunulmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Oysa ki, dava dilekçesi ekindeki vekâletnamede ... ve ...’in davacı ... ...’a verdiği vekalet ile ... tarafından avukatlar ..., ... ... ve ... ... ...’nun vekil tayin edildiği görülmektedir. Bu durumda taraf teşkilinin sağlandığında kuşku yoktur.Hal böyle olunca, taraf teşkilinin sağlandığı gözetilerek, davalının kabulü de nazara alınarak, dava görülerek işin esasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.’‘’gerekçesiyle bozulmuş,bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; taşınmazların yanlışlıkla kendi adına tescil edildiğinin davalının kabulünde olduğu, davalının cevap dilekçesi ile kabul beyanında bulunduğu, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bilindiği üzere, HMK"nun 312/1. maddesinde düzenlendiği üzere; davayı kabul eden davalı, davada mahkum olmuş gibi yargılama masraflarını ödemeye mecburdur. Ancak, Harçlar Kanunu"nun 22. maddesi hükmü uyarınca; kabul, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa karar ve ilam harcının 1/3" ü, daha sonra olur ise 2/3"ü alınır. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin "Davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulhte ücret" başlıklı 6. maddesi gereğince de; anlaşmazlığın davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulh nedenleriyle, ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilmesi halinde tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonra giderilirse tamamına hükmolunur.
Somut olaya gelince; taşınmazların muhtarlıkta yapan davalı ...’e asıl malik dışında bir başka ... tarafından temlik edildiği, davalının da bu durumu bildiği anlaşılmakla, davalının dava açılmasına sebebiyet verdiği ... olup davanın ilk celsede kabul edilmiş olması sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesi ve Harçlar Kanunun 22. maddesi gözetilmek suretiyle davacılar lehine vekalet ücretine ve HMK’nun 326. maddesi de gözetilerek yargılama giderlerine hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Davacılar vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı HMK′nın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.