11. Hukuk Dairesi 2015/14022 E. , 2016/271 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 30/12/2013 tarih ve 2013/244-2013/360 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin çalışanları olan ... ve ...."in şirketten ayrılmadan aynı iştigal konusuna sahip davalı şirketi kurduğunu, davalı ..."nın da davacı şirketten emekli olarak yeni kurulan şirkette çalışmaya başladığını, müvekkili şirkette ihracat sorumlusu ...."in ele geçirdiği müşteri listeleri, davalı ... ...."in ele geçirdiği Ar-Ge çalışması neticesi ortaya çıkardığı formüller ve know-how"un davalı şirket tarafından haksız menfaat teminine konu edildiğini tüm davalılar tarafından haksız rekabet teşkil ederek davacıyı telafisi imkansız maddi ve manevi zarara uğrattığını, müvekkilinin en önemli müşterilerinden olan .... grubu şirketi .... şirketinin genel müdürü ... ile davalı şirket ortakları olan ... ve ..."ın akrabalık ilişikisinde oldukları, davalıların eylemlerinin TK. m 56, 57/6,7,8 bakımından haksız rekabet teşkil ettiğini, davalıların da Arge giderlerinden sarfınazar ederek haksız kazanç temin ettiklerini ileri sürerek ihtiyati tedbir talebi ile birlikte haksız rekabetin ve neticelerinin tüm maddi boyutlarıyla rakamlara dayanarak tesbiti, men"i, haksız rekabet neticesi maddi durumun ortadan kaldırılması, hükmün ilanı, fazlaya dair hakları saklı kalarak 10.000 TL maddi, 25.000 TL. manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalılar vekili; davacının iddialarının asılsız olduğunu, davacının üretimini gerçekleştirdiğini beyan ettiği ayakkabı sektöründe kullanılan yapıştırıcı ve boyaların baz reçetelerinin herkes tarafından bilindiğini, müvekkillerinden .... ve ... hakkında yapılan suçlayıcı açıklamaların tamamen hukuki mesnedden yoksun olduğunu, davacı şirkette ortak ya da müdür olmayıp sigortalı olarak çalıştıklarını, davacı ile yazılı iş akdi bulunmadığını, işe başlarken gizlilik ve rekabet etmeme taahhütnamesi imzalatılmadığını, ortad ifşa edecekleri gizli sırlar ve formüller olmadığı gibi müşteri listesinin ifşasının da söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı Bu ....."nin 01.03.2006 tarihinde davalılar ..., ...., ..., ..., ..... tarafından kurulduğu, ..."in öncesinde davacı şirketin Labaratuvar ve üretim şefi olduğu, davalı ... ...."in davacı şirkette ihracat sorumlusu olduğu, ..."nın davacı şirkette labaratuvar ve üretimin şefi olarak görev aldığı, daha sonra emekli olup, davalı şirkette görev aldığı, davalı ..."ın şirket çalışanı ve ortak sıfatanın bulunmadığı, davalılar ... ve ..."ın davalı şirket kurucusu ve ortağı oldukları, dava konusu boya ve masterbatch üretimlerinin harcı alem niteliği taşımayan ürünler olduğu, literatürden temin edilerek genel bilgiler doğrultusunda üretimin mümkün olmadığı, davalı ..."in davacı şirkette 7 yıllık çalışma süresinde formülasyon, üretim, hammadde özellikleri seçimleri ve Ar-ge çalışmaları konusunda deneyim ve bilgi sahibi olduğu, kurucu ortak olduğu davalı şirkette deneyim ve bilgilerini kullandığı, davacı ve davalı şirketin aynı iş kolunda faaliyet gösterdiği, davalı şirketin davacıya ait bilgi ve müşteri portföyüne sahip olduğu, bu bilgilerin şirketin faaliyetinde kullanıldığı, mali ve teknik olarak bilirkişilerce saptandığı, davalı ... ve ..."ın davalı şirket ortağı olarak ve bu bilgiler çerçevesinde haksız fiil eylemine iştirak ettikleri, TTK 57/8 maddesi gereğince imalat ve ticari sırlardan yararlanılarak ... ve ... dışındaki davalıların haksız rekabet eylemini gerçekleştirdikleri, davacı şirketin müşterisine bu doğrultuda satış yaptıkları, davacı cirosunun düşüp davalı şirket cirosunun yükseldiği, bu eylemlerin TTK 56-57 maddesi ve TMK 2. maddesi anlamda iyiniyetli olarak yorumlanamayacağı, davacının talepleri diğer davalılar Bu ...., ..., ..., ..., ... yönünden bu davalıların dava konusu ürüne yönelik haksız rekabetin varlığının tespiti ile, bu haksız rekabet eyleminin men"ine, TTK 59.maddesi gereğince hükmün özetinin kesinleştiğinde tirajı 100.000 üzerinde olan bir gazetede ilanına, 20.061,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren avans faizi ve 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile bu davalılardan tahsiline, (manevi tazminattaki fazlaya ilişkin taleplerinin reddine) karar verilmiştir.
Kararı, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, şirket eski çalışanlarının aynı iş kolunda gösterdiği faaliyetler nedeniyle haksız rekabetin tespiti meni ve tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece, davacı şirketin müşteri portföyünün ve üretime ilişkin bilgi ve yöntemlerinin davalı şirket tarafından kullanıldığı gerekçesiyle davanın bir kısım davalılar yönünden kabulü ile haksız rekabetin tespiti meni ve maddi- manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacı vekili, müvekkili şirketin eski çalışanlarının üretim şefi ve ihracat sorumlusu görevi yaptığı süreçte elde ettikleri bilgi ve sırları davalı şirkette kullandıkları, aynı alanda, aynı nitelikte boya ve masterbatch üretimi yaparak haksız rekabete giriştiklerini iddia etmektedir. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarında; üretim için kullanılan hammaddelerin neler olduğu baz reçetelerin literatürden elde edilebilecek bilgi niteliğinde olduğu, fakat ar-ge çalışması olmadan istenilen özellikte ürün üretilemeyeceği tespiti yapılmış, ancak taraflardan alınan ürün numuneleri üzerinde analiz yapılmaksızın, her iki taraf ürünlerinin tıpatıp aynı olmamakla birlikte aynı amaca yönelik ürünler olduğu gerekçesiyle davalı şirket tarafından davacının üretim tekniklerinin kullanıldığına kanaat getirilmiştir. Her nekadar bilirkişiler, ürün analizi yapılmasına gerek olmadığı ve davalılar vekilinin de buna itirazı olmadığı yönünde görüş beyan etmiş ise de, dosya kapsamından anlaşıldığı üzere davalılar vekili yargılamanın her aşamasında, ürün numuneleri üzerinde analiz yapılmasını talep etmiş, böylelikle sonuç olarak elde edilen ürünlerin farklı olduğunun ortaya çıkacağını, söz konusu ürünlerin piyasada çok sayıda firma tarafından üretilen alelade ürünler olduğunu ve davacıya ait ticari ..., ..... veya bir patentin söz konusu olmadığını savunmuştur. Davalının bu savunmaları bilirkişi raporu ve ek raporlarda yeterince değerlendirilmemiş, dava konusu ürünün üretiminde davacı tarafından ticari sır sayılabilecek bir üretim tekniği izlenip izlenmediği, davacının üretime ilişkin bilgilerinin ..... niteliğinde olup olmadığı konusunda eksik inceleme yapılmış olup, söz konusu eksikliğin giderilmesi üretim aşamalarına ilişkin bilgilerin ve tekniklerin harcıalem olup olmadığı ve davacı şirketin üretim formulasyonlarının tekniğin bilinen durumundan farklı olup olmadığı araştırılarak ve gerektiğinde taraf numuneleri üzerinde analiz yapılarak neticeten elde edilen ürünlerin aynı olup olmadığının tespiti ile davalı şirketin davacının ar-ge çalışmalarından haksız yararlanıp yararlanmadığının tespiti gerekirken, eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı olarak tıpatıp benzemese de aynı amaçla üretilen ürünler olduğu gerekçesiyle haksız rekabetin varlığına kanaat getirilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2- Kabule göre de, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin dava tarihi itibariyle geri dönük olarak değerlendirilmesi gerekirken, bilirkişilerce dava tarihinden sonraki yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtların da incelenerek davacının zararının tespiti yoluna gidilmiş olması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davalılar (Bu ....., ..., ..., ..., ..., .....) yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.