11. Hukuk Dairesi 2020/3784 E. , 2021/5992 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 04.04.2019 tarih ve 2018/815 E. - 2019/344 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında 08.03.2006 tarihli bayilik sözleşmesi ve ariyet sözleşmesi imzalandığını, ayrıca davalı tarafından 21.10.2005 tarihinde 15 yıl süreli intifa hakkı tesis edildiğini, sözleşme çerçevesinde davalı şirkete işletme destek ödemesi ile sabit yatırım harcaması yapıldığını, taraflar arasındaki sözleşmelerin ve intifa hakkının Rekabet Kurulu"nun kararı doğrultusunda karşılıklı anlaşma ile 18.09.2010 tarihinde sona erdirildiğini, sözleşmenin sona ermesi sonucu kullanılamayan süreye isabet eden 320.188,35 TL işletme yatırım destek bedelinin 579.691,02 TL bakiye duran varlık-inşaat bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte iadesini, dava dilekçesi ekinde belirtilen ve davalıya ariyet olarak verilen malzemelerin hasarsız ve kullanılabilir şekilde iadesine, aksi halde bedellerinin teslim tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre açılan davada 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolmuş olduğunu, davacının 2007,2008 ve 2010 yıllarına ait yatırım destek bedellerini ödemediğini, davalının taşınmazı üzerinde tesis edilen ipotek hala kaldırılmadığından müvekkilinin yüksek faizli krediler kullandığını, davacının aylar sonra 13.12.2010 tarihinde intifa hakkını kaldırdığını, bayilik sözleşmesinin devam ettiğini, davacının maddi değer taşıyan ariyet mallarını söküp götürdüğünü ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, akaryakıt istasyonunda bulunan ve istasyonun işletilmesi için zaruri olup halen davalıya fayda sağlayan sabit yatırımların yer altı akaryakıt tankları, drenaj yapılması, tank havuzu, kanopi ve tanoz, hizmet binası olduğu, zaruri olan bu sabit yatırımların toplam bedelinin 226.772,92 TL olduğu, davalının 08.10.2010 tarihinde temerrüde düştüğü, dava tarihine kadar 183 gün üzerinden %9 oranında işlemiş faiz oranının 10.374,27 TL olduğu, gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, duran varlıklar yönünden, 226.772,92 TL asıl alacak, 10.374,27 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 237.147,19 TL, işletme yatırım bedeli açısından, 257.192,70 TL asıl alacak, 11.766,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 268.958,70 TL, ariyet bedeli açısından; 5.454,36 TL asıl alacak, 249,53 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.703,89 TL"nin (Toplam 237.147,19 + 268.958,70 +5.703,89= 511.809,78 TL)"nin davalıdan tahsiline, asıl alacak 226.772,92 TL, 257.192,70 TL, 5.454,36 TL"ye dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İşbu karara karşı, taraf vekilleri tarafından temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 26.176,89 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 14,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 13.10.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.