12. Ceza Dairesi Esas No: 2020/9988 Karar No: 2021/2428 Karar Tarihi: 09.03.2021
Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/9988 Esas 2021/2428 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm sonucu, sanık taksirle öldürme suçundan 10 ay hapis ve 91 TL adli para cezası ile cezalandırılmıştır. Ancak hükmün açıklanması geri bırakılmıştır. Daha sonra sanık trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu işlemiş ve buna ilişkin tutuklanmıştır. Sanık yeniden ele alınan dosyada hükmün açıklanmasına karar verilmiştir. Ancak suç tarihinden itibaren 15 yıllık zamanaşımı gerçekleştiği için hüküm BOZULMUŞ ve kamu davası DÜŞMÜŞTÜR. Kararda, 765 sayılı TCK'nın 102/3 ve 104/2 maddeleri, 5271 sayılı CMK'nın 223/8 maddesi gibi kanun maddeleri yer almaktadır. Bu kanun maddeleri, hükümle ilgili zamanaşımı ve düşme kararını belirlemektedir.
12. Ceza Dairesi 2020/9988 E. , 2021/2428 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme Hüküm : CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanması ile 765 sayılı TCK’nın 455/2-son, 59. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılama sonunda Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/11/2012 tarihli, 2012/232 Esas, 2012/273 Karar sayılı ilamı ile 765 sayılı Kanunun 455/2-son, 59/2 ve 5271 sayılı CMK"nın 231. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 91 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın itirazın reddi ile 12/02/2013 tarihinde kesinleştiği ve belirtilen tarih itibariyle beş yıllık denetim süresi başladığından, 5271 sayılı CMK"nın 231/8. maddesi uyarınca dava zamanaşımının durduğu, daha sonra sanığın 01/02/2014 tarihinde trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği sabit kabul edilerek, İzmir (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 08/04/2014 tarihli ilamı ile 50 TL adli para cezasına hükmedildiği ve bu hükmün Yargıtay incelemesinden geçerek 09/09/2015 de kesinleştiği, ihbar üzerine yeniden ele alınan dosyada, 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasına karar verildiği anlaşılmakla; Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanığın lehine olan 765 sayılı TCK"nın 455/2. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç, aynı kanunun 102/3. maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, zamanaşımını kesen en son işlem 21/01/2016 tarihli mahkumiyet hükmü olup, bu süre aynı kanunun 104/2. maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan 01/10/2004 tarihinden itibaren, durma süresi de hesaba katıldığında 765 sayılı TCK"nın 102/3 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 15 yıllık zamanaşımının inceleme tarihinden önce gerçekleştiği ve 5271 sayılı CMK"nın 223/9. maddesindeki şartların da oluşmadığı anlaşılmakla, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK"nın 102/3, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının DÜŞMESİNE, 09/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.