23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/8820 Karar No: 2016/8320 Karar Tarihi: 27.09.2016
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/8820 Esas 2016/8320 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık şirkette satış elemanı olarak çalışırken, şirket müşterilerinden tahsil ettiği para olan 83.050 TL'yi şirket kasasına vermeden kendine geçirdiği için hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği tespit edilmiştir. Sanık hakkında TCK'nın ilgili maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 5.000 TL adli para cezası verilmiştir. Ancak, sanığın hapis cezası ertelenmiş olduğu için TCK'nın 53/3. maddesi gereği, sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet hakkından veya vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılması kararı verilemeyeceği belirtilmiştir. Ayrıca, TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle, hükümde yer alan TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümden, \"sanığın TCK'nın 53/1. maddesinde belirtilen haklarından mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, aynı maddenin 3. fıkrası gereğince TCK'nın 53/1-c maddesinde belirtilen hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerinde uygulanmamasına\" cümlesinin eklenmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, sanığın 43/1. madde uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği, ancak bunun gözetilmediği ve bozma nedeni yapılmadığı da belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK 155/2, 62, 52/2, 52/4, 53, 51, 43/1.
23. Ceza Dairesi 2015/8820 E. , 2016/8320 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62, 52/2, 52/4, 53, 51 maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis ve 5.000 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın katılan şirkette satış elemanı olarak çalıştığı dönem içerisinde, şirket müşterilerine araç satışı karşılığında tahsil ettiği 83.050 TL parayı şirket kasasına vermeyerek uhdesine geçirmek suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanığın, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda katılana karşı aynı suçu birden fazla işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, Ancak ; TCK’nın 53/3. maddesine göre, mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen sanık hakkında aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde belirtilen sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılmasına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi, ayrıca TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulamasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu hususlar, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümde yer alan TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümden, ""sanığın TCK"nın 53/1. maddesinde belirtilen haklarından mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, aynı maddenin 3. fıkrası gereğince TCK"nin 53/1-c maddesinde belirtilen hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerinde uygulanmamasına"" cümlesinin eklenmesi ve TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımdaki "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.