Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14901
Karar No: 2016/235
Karar Tarihi: 13.01.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/14901 Esas 2016/235 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, müvekkilinin davalı banka şubesindeki vadeli Euro hesabından, dava dışı banka görevlisi tarafından 7.790 Euro'nun zimmetine geçirildiği iddiası üzerine açılmıştır. Davacı, paranın döviz kuru karşılığı olan 14.331,26 YTL'nin, paraların çekildiği tarihlerden itibaren işleyecek mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davacının talebini kabul etmiş ve davalı bankayı kusursuz sorumluluğu nedeniyle haksız eylemde bulunmakla suçlamıştır. Ancak, bu karar Yargıtayca bozulmuştur çünkü mahkeme, davacının talimatı dahilinde olmayan işlemlerin davacının izni olmadan yapıldığı iddialarına yeterince araştırma yapmamıştır.
Kanun Maddeleri: Kusursuz sorumluluk (TTK 101), Banka tacirinin sorumluluğu (TTK 76/2)
11. Hukuk Dairesi         2015/14901 E.  ,  2016/235 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08/07/2014 tarih ve 2014/86-2014/307 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka şubesinde bulunan vadeli Euro hesabından, dava dışı banka görevlisi tarafından 7.790 Euro"nun zimmetine geçirildiğini ileri sürerek, anılan paranın dava tarihi itibariyle .... döviz kuru karşılığı olan 14.331,26 YTL"nin, paraların çekildiği tarihlerden itibaren işleyecek mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda; iddia, savunma, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı bankanın adam çalıştırmasından ötürü kusursuz sorumluluğunun bulunduğu, birer güven kurumu olan bankaların mudilerin paralarını özenle saklamak ve istenildiğinde iade etmek ile yükümlü olduğunu, bankanın emaneten kendisine bırakılan paranın hesabını takip etme ve bilme görevini hesap sahibine yükleyemeyeceği, bankanın basiretli tacir olma yükümlülüğünü yerine getirmek zorunda olduğu, bu nedenle davacının, hesabından yapılan usulsüz tediye işlemleri nedeniyle davalı banka çalışanının haksız eyleminden ötürü alacaklı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Dava, davacının davalı bankada bulunan hesabındaki mevduatının bilgi ve talimatı dışında banka personeli tarafından usulsüz çekilmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak; davacının işbu davada alacak istemine konu işlemlerin bilgisi ve talimatı dışında yapıldığına dair iddialarına karşılık, davalı yanca dava konusu edilen usulsüz işlemlerden 02/06/2006 tarihli 2.500 Euro tutarındaki işlem ile 13/09/2006 tarihli 290 Euro tutarındaki işlem için düzenlenen tediye fişlerinde yer
    alan imzaların davacıya ait olduğu, dolayısıyla söz konusu 2 adet tediye fişine istinaden yapılan işlemlerin davacının bilgi ve talimatı dahilinde yapıldığı savunulmuş olmasına rağmen mahkemece bu hususta herhangi bir araştırma yapılmamıştır. Bu nedenle mahkemece, söz konusu tediye fişlerinde yer alan imzaların davacıdan sadır olduğunu ispat külfetinin davalı bankada olduğu kabul edilmek suretiyle bu hususta imza incelemesi yaptırılıp, davalıya savını ispat olanağı tanıyarak elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıdaki (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi